İstanbul Küçükçekmece’de yaptırılan caminin açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörle mücadele sürecine değinerek, “Kararlılığımızdan taviz vermeyeceğiz, inşallah bu işi er veya geç bitireceğiz. Huzurlu günlerimiz yakındır. Bunların benim Kürt kardeşlerimi sevmek diye bir dertleri de yok. Tam aksine bunlar, onların düşmanı ve bugüne kadar o bölgede yaptıkları hiçbir şey de yok. Şimdi dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla birlikte tek tek hesabı verecekler” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Küçükçekmece’de yapımı tamamlanan Fethiye-Hasan Gümüşdağ Camii'nin ibadete açılışı vesilesiyle düzenlenen törene katıldı. Törende; İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, milletvekilleri, İstanbul ilçe belediye başkanları, İstanbul Müftüsü Rahmi Yaran, Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören, Galatasaray Kulübü Başkanı Dursun Özbek ve Medipol Başakşehir Futbol Takımı’nın oyuncuları da hazır bulundu.
Cuma namazını burada kılan ve namazın ardından düzenlenen törende bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, mahallelerine kazandırmış oldukları bu camiden dolayı Gümüşdağ ailesine teşekkür etti ve “Bizler biliyoruz ki, kim ki bu dünyada Allah için bir Beytullah, Allah’ın evini inşa ederse, Rabbim de kendilerine cennette ev inşa eder. Temennim odur ki, inşallah Rabbim bizleri bu ülkede mabetsiz bırakmasın. Biz, İstiklal Marşımızda olduğu gibi, ‘Bu ezanlar ki şahadetleri dinin temeli, ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli’ diyerek bu yolda yürüyoruz. Rabbim bizleri ezansız bırakmasın. Rabbim bizleri mabetsiz bırakmasın. Rabbim bizleri bu mabetlerde cemaatsiz bırakmasın” temennilerinde bulundu.
“TÜRKİYE’Yİ BÖLMEK İSTEYENLER HEDEFLERİNE ULAŞAMAYACAK”
Türkiye’yi bölmek isteyenlerin hedeflerine ulaşamayacaklarını vurgulayan ve “İnşallah bu birlikteliğiniz dalga dalga tüm Türkiye’ye yayılıyor, yayılacak” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün İzmit Körfezi üzerinde bulunan Osmangazi Köprüsü’nün açılışını gerçekleştirdiğini ve 26 Ağustos tarihinde de İstanbul Boğazı’nın 3. köprüsü Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün hizmete açılacağını hatırlatarak “Osmangazi Köprüsü şu anda dünyada 4 numara. Ve 26 Ağustos’ta Yavuz Sultan Selim Köprüsünü açacağız, o ise dünyada bir numara. Niye? Çünkü bu millete bunlar yakışır” diye konuştu.
“HER GEÇEN GÜN DAHA İLERİYE GİDECEĞİZ”
Yılsonu itibarıyla Osmangazi Köprüsü’nün Bursa’ya kadarki bağlantı yollarının tamamlanacağını ve İstanbul’dan Bursa’ya kadar duraklamadan gidebilme imkânının olacağını açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her geçen gün daha ileriye gidiyoruz, daha ileriye gideceğiz. Zira muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmak lafla olmaz, üreterek olur. Yatırımlarla olur, altyapısıyla olur, üstyapısıyla olur. Hatırlayın, 20 yıl önce şu Küçükçekmece neydi, bugün nereden nereye geldik değil mi? İnşallah şimdi metronuz da geliyor. Çünkü her zaman söyledim, yol medeniyettir, su medeniyettir, yolunuz yoksa suyunuz yoksa medeniyetten bahsedemezsiniz” dedi.
“İSTANBUL DÜNYANIN GÖZDESİ BİR ŞEHİR”
1994’te yılında büyükşehir belediye başkanı olduğunda İstanbul’da çöp dağlarının olduğunu, hava kirliliğinden dolayı gazetelerin promosyon olarak maske dağıttığını, musluklardan suların akmadığını, su istasyonlarından bidonlarla su satın alınıp banyo küvetlerinde depolandığını, kendileri göreve başladıktan 1,5 yıl sonra ise İstanbul’un su sorununu çözdüklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şimdi İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin çöpten enerji ve kompost gübre ürettiğini belirtti.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleri ile dayanışma içinde İstanbul’u çok daha ileriye taşıyacaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları ekledi: “Çünkü İstanbul sıradan bir şehir değil, İstanbul müstesna bir şehir, dünyanın gözdesi bir şehir. Ana gibi yar olmaz, İstanbul gibi diyar olmaz. ‘Güleni şöyle dursun, ağlayanı bahtiyar’; böyle bir şehir bu İstanbul. Öyleyse İstanbul için hep birlikte elimizden geleni yapacağız. Ama İstanbul’a çok yanlışlar yaptık, onu da söyleyeyim. Nedir? Ucube inşaatlar yaptık ve bu ucube inşaatlarla maalesef İstanbul’umuzun o güzelliğine bizler yanlışlık yaptık.”
Önümüzdeki Salı günü idrak edilecek Ramazan Bayramı’nın verilen şehitler yüzünden acılar içinde ve hüzünle kutlanacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehitlerin kanının yerde kalmayacağını ve terörle mücadelenin süreceğini ifade etti.
ATATÜRK HAVALİMANI’NDAKİ BOMBALI TERÖR SALDIRISI
Konuşmasında, İstanbul Atatürk Havalimanı’nda yaşanan bombalı saldırı ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Büyük ihtimalle DAEŞ olduğu ortada. Bunlar İslam adına böyle bir şeyi yaptıklarını söylüyorlar. Bunların İslam’la falan alakası yok, bunların yeri cehennemdir. Çünkü bu dünyada bir kişiyi öldüren tüm âlemi öldürmüş gibidir. Bu insanlar günahsız, çocuk, kadın, yaşlı, bir yolculuk yapıyorlar hiçbir şeyden haberleri yok ve ölümle karşı karşıya kalıyorlar; buna hakkınız yok. Ve ben son olarak havalimanındaki ölenlere rahmet diliyorum, yaralılara Allah’tan acil şifalar diliyorum. Temennim odur ki, bu mücadelemiz, sona erene kadar devam edecek. Ama şunu biliniz ki; terörün ve teröristin dini yoktur, ırkı yoktur, milleti yoktur, vatanı yoktur, ama biz bunlara karşı bu mücadeleyi askerimizle, polisimizle, köy korucumuzla beraber veriyoruz, vermeye devam edeceğiz.”
“DOKUNULMAZLIKLARIN KALDIRILMASIYLA BİRLİKTE TEK TEK HESAP VERECEKLER”
Ramazan ayı içinde Mardin ve Cizre’ye giderek bölgede terörle mücadele yürüten askerlerle birlikte iftar yaptığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “İftar yaptık, polisimiz de aynı masadaydı, köy korucumuz da aynı masadaydı. Sordum, ‘Ne diyorsunuz, bitirelim mi?’ Ne dediler biliyor musunuz? ‘Sona erdirene kadar devam edelim.’ dediler ki bana bu cevabı veren 9 ay olmuş eşinden ayrılmış, arada sırada bir eşinin yanına gidiyor ama ondan sonra tekrar orada bu mücadeleye devam ediyor. İşte bunlar, bu kardeşlerim şahadete inanmışlar, onlar şehitliğe inanmışlar. Öyle demiyor mu Çanakkale Marşı’nda: ‘Ey şehit oğlu şehit, isteme benden makber, / Sana aguşunu açmış duruyor Peygamber.’ Böyle bir süreç… Gidenler, evet, Peygamber kucağına gidiyorlar. Onun için şehit anneleri, şehit eşleri, biliyorum üzüntünüz var; ama üzülmeyiniz, mahzun olmayınız, çünkü onların mükâfatı bizim mükâfatımız gibi değil. Onların mükâfatı çok çok yüksek, onun bedeli yok bu dünyada. O bedel, ebedi âlemde bizim inancımıza göre var. Bunu anlamayanlar var, varsın onlar anlamasınlar. Ama biz bu kararlılığımızdan taviz vermeyeceğiz, inşallah bu işi er veya geç bitireceğiz. Huzurlu günlerimiz yakındır. Bunların benim Kürt kardeşlerimi sevmek diye bir dertleri de yok, tam aksine bunlar onların düşmanı ve bugüne kadar o bölgede yaptıkları hiçbir şey de yok. Şimdi dokunulmazlıkların kaldırılmasıyla birlikte tek tek hesabı verecekler. Aynı şekilde belediyelerde de nerede olursa olsun kim ki bu vatana ihanet ediyorsa, kim ki benim vatandaşlarımın verdikleri vergileri farklı yerlerde kullanıyorsa bunun hesabını verecek.”