AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ”3 Kasım, bu aziz milletin siyasete, yönetime el koymasıdır. Kötü gidişe ’dur’ demesiydi. 3 Kasım’da sadece bazı partiler iktidardan düşüp, yeni bir parti iktidara gelmedi. Esasında büyük bir zihniyet devrimi gerçekleşti. Milli iradeyi değil kendi grup çıkarlarını esas alarak, Türkiye’yi krizler ülkesi haline getiren bir anlayış devrildi, milletin iradesini yücelterek, güven ve istikrarı tesis eden bir anlayış yönetime geldi. Onlarca yıldır Türk siyasetinin üzerine karabasan gibi çöken darbeci, vesayetçi elitist zihniyet gitti, ileri demokrasiye, hak ve
özgürlüklere inanan bir anlayış geldi. Millete efendilik taslayanlar gitti, millete hizmetkar olanlar geldi. Cumhuru hor gören, Cumhuriyet istismarcıları gitti, cumhuru kucaklayan, onu bağrına basan gerçek Cumhuriyetçiler geldi” dedi.
3 KASIM BİR MİLAT
Kolay değil 10 ve ard arda yapılan seçimler ve bu seçimler arasında kazanan bir parti Ak Parti. Geleceğimizi nasıl planlayacağız onu konuşacağız. 11 yılımızı geride bıraktık. 3 Kasım tarihi sadece Ak Parti için değil, milletimiz için bir milat oldu. Karanlık tünelden aydınlığa çıktı Türkiye.
Milletimiz bizi hiç yalnız bırakmadı. Desteğini hiç eksik etmedi. Biz, 1920'de Büyük Millet Meclisi'ni yegane meşruiyet kaynağı olarak kabul ederek kurtuluş mücadelesini başlatan Gazi Mustafa Kemal'in, 1950'de 'yeter söz milletindir' diyerek demokrasi bayrağını açan Menderes'in, 1983'te milletin desteğiyle kalkınma hamlesi başlatan Özal'ın, 1996 yılında vesayet yönetimine karşı milletin tercihiyle iktidara gelmeyi başaran Erbakan'ın takip ettikleri yolu izleyerek bugünlere gelmiş bir siyasi partiyiz. Siyasi hayatında bizim kadar istişare toplantısı geleneği olan bir başka parti bulunmuyor. AK Parti bir ekip hareketi, bir gönül hareketi olarak ortaya çıktı.
Her sorunun takipçisiyiz. Senlik benlik kavgasında değiliz
AK Parti'yi ayakta tutan omurgadır. Biz hepimizi AK Parti'yiz diyoruz. Nasıl seçimlerde aynı yoldan geçmişiz biz, aynı sudan içmişiz biz, aynı dağın yeliyiz biz diye meydanları inlettiysek burada da AK Parti'ye gönül verenlere teşekkür ediyorum. AK Parti'nin hücrelerini oluşturan birimlerde görev alan her arkadaşım bu ekibin bir parçasıdır. AK Parti bu milletin ta kendisidir. Bu çatının altında istismarı, yalanı bulamazsınız. Bu çatının altında haksızlığı göremezsiniz. Adem odur ki koymalı her yerde bir eser. Eseri olmayanın yerinde yeller eser sözünden hareketle sadece eser bırakmaya çalışıyoruz. Eserlerimizle bu dünyaya damgamızı vurmak istiyoruz. 10 yıl önce Türkiye çok kritik bir seçim yaptı. Demokrasiden, ekonomiye her alanda değişim sürecine girdi. Siyasi çekişmelerin, sosyal gerilimlerin kasvetli havası vardı. Yepyeni bir ümitle, heyecanla artı onlar geride kalıyor, aydınlık gelecek başlıyordu.
3 Kasım'da ortaya çıkan AK Parti'nin zaferi değil, aziz milletin siyaset ve yönetime el koyması, kötü gidişata dur demesiydi.
'CUMHUR'U HOR GÖREN GİTTİ
Millete efendilik taslayanlar gitti, millete hizmetkar olanlar geldi. Cumhuru hor gören, Cumhuriyet istismarcıları gitti, gerçek cumhuriyetçiler geldi. 3 Kasım tarihi bir başlangıçtır. 11 yıldır yapamadıklarımızı söylemedik. Söylediğimiz her şeyi yaptık. Bazı gözleri olup görmeyenler, dilleri olup konuşmayanlar var. Onlara söyleyecek bir şey yok. Çünkü gözlerini kapayanlar için dünya hep karanlıktır. Tavsiye ediyorum gözlerini açsınlar.
4+4+4 EĞİTİM SİSTEMİ
Yola çıkarken temel taş söyledik: Eğitim, sağlık, adalet ve emniyet Eğitimde yeni bir dönem başlattık. Bütçede eğitime verilen payı 7,5 milyardan 39 milyara çıkardık. Bazı aksaklıklar olabilir, bu düzelecek. İsteyenlere Kuran-ı Kerim dersi verilecektir. Hamdolsun ki başvurular oldukça fazla. Zorlama yok. 470 bin civarında öğrenci müracaat etmiş
Nelerin engellendiğini göstermesi bakımından bu çok önemli.
ÖĞRETMEN ATAMALARI
Bazı TV kanallarında "ben öğretmen oldum atanmıyorum" diyen insanlar var. 10 yılda 358 bin öğretmen atadık. Herkes öğretmen olabilir. Ama atama için devletin imkanlarının müsaade etmesi lazım. Bodrum katlarında beden dersi yapılırdı. Şimdi spor salonlarına geçiyoruz. Osmanlı'dan beri süren harç uygulamasına son verdik. Her ilde üniversite kurarak gençliğin bütünleşmesini sağlamayı amaçladık. Burs, kredi ve beslenme yardımlarını arttıracağız
Beslenme yardımı artmış olacak. Doktora, öğrencilere 780 lira ödüyoruz.
SAĞLIK HİZMETLERİ
Kamu hastanelerini tek çatı altında topladık. Hiç unutmuyorum. Ankara özel bir hastaneyi ziyaret ediyorum. Bizi görünce nasıl bir duaya başladı. "Allah sizden razı olsun, ben sayenizde burada ameliyat oldum, sağlığıma kavuştum. Yoksa hayvanlarımı satacaktım tedavi olmak için" dedi. 'Yok amca biz görevimizi yaptık' dedim. Niyet hayır olunca akıbette hayırlı oluyor. Aile hekimliği sistemini getirdik. Biz artık televizyon ekranlarında kızaklar üzerinde çekilen hasta görmek istemiyoruz. Evde sağlık hizmeti uygulamasını hayata geçirdik. Şimdi de dev şehir hastanelerini kuruyoruz.
YARGI KENDİNİ DEĞİŞİME TABİ TUTSUN
Yargı da, yürütme de, yasama da kendini değişime tabii zihni noktada değişime tabii tutmalı. Ben yaptım olmaz
Adalet Sarayı ismini de biz koymadık halk koydu.
Yüksek yargının iş yükümü azalttık.
ULAŞIM HİZMETLERİ
Türkiye'de milletimizin literatüründe bölünmüş yol yoktu. Bunu AK Parti yarattı. 15 bin 800 kilometre duble yol yaptık. 3. boğaz köprüsünü ve otoyolu 2015 yılında hizmete açıyoruz.
TAKSİM MEYDANI’NDAKİ ÇALIŞMA
Ana muhalefetçiler var ya, yandaşlar var ya hani biz cumhuriyetçiyiz diyenler buna da karşı çıktılar. Taksim'de bir dernek kurmuşlar hayırlı olsun. Taksim'de çalışma yapıyoruz ya istemeyiz diyorlar. Taksim meydanında trafiğin yeraltına alınmaması için dernek kurmuşlar. Eşime ve belediye başkanımızın eşine sesleniyorlarmış. Bayanlar daha hassasmış.
EY GAFİLLER
Ey gafiller kendinize gelin. Ben doğma büyüme Kasımpaşalıyım o Taksim'in çilesini bilirim. Özgürlük birilerinin özgürlük alanına girmek değildir.