Ağrı’da kaybolduktan 18 gün sonra cesedi bulunan 4 yaşındaki Leyla Aydemir’in ikinci duruşmasında 7 tanığın ifadelerine başvurulurken, baba Nihat ve amca Yusuf Aydemir, gizli tanığın ifadesini kabul etmediklerini söyledi.
Ağrı’da kaybolduktan 18 gün sonra cesedi bulunan 4 yaşındaki Leyla Aydemir’in ikinci duruşmasında 7 tanığın ifadelerine başvuruldu. Duruşmada, Leyla’nın kaybolmadan önce Yusuf’un yanında olduğunu, 5 dakika sonra Leyla’nın Yusuf’un yanında olmadığını ve Yusuf’un çevreyi kontrol ederek sağa sola baktığını, Leyla’nın annesi Şükran’da birkaç dakika sonra Yusuf’un yanına geldiğini ve Leyla’yı sorduğunu gördüğü şeklinde ifade veren gizli tanığın söylediklerine baba Nihat Aydemir ve tutuklu amca Yusuf Aydemir itiraz etti.
Duruşmada okunan gizli tanık ifadesinde, “Ben o köyü ve aileyi bilirim. O aile PKK ile ilişkisi olan bir ailedir. Hatta 7-8 yıl önceki milletvekilleri seçimleri diye hatırlıyorum AK Parti kazanınca bu aile AK Partililere saldırdı, kavgalar oldu, bu kavgadan dolayı bu aileden birçok kişi nezarete alındı, haklarında davalar açıldı, bu sebeple Yusuf’un kardeşleri Ziya ve İsa devletten kaçmak için Kanada’ya kaçtılar, Kanada’ya giderken örgüt bunlara Türkiye’de yaşamaları mümkün değil şekilde mühürlü kağıt vermiş, ancak Ziya yakalanmış 20 bin TL parası eksik kalmış, bu parayı Yusuf traktörü satarak ödemiş, ancak Yusuf parayı diğer kardeşlerinden istemiş, aile içinde durumu en iyi olan Nihat olduğundan Yusuf karısının baskısıyla hep Nihat’a yüklenmiş, bundan dolayı Nihat’la aralarında husumet oluşmuş, Yusuf’un karısı bu durumu sürekli Yusuf’un başına kakar, ona hakaret ederdi, bunu köyde herkes bilirdi, ayrıca Yusuf’un rızası alınmadan tarlaları Musa’ya, evde Nihat’a verilmiş, bu sebepten Yusuf ayrıca kavgalı idi. Ben Yusuf’un karısı ile kaynanasının Leyla’nın annesi Şükran’ı bir evden dövdüklerini ona bağırdıklarını görmedim, ancak köy küçük olduğu için görenler, duyanlar anlattılar” ifadeleri yer aldı.
“AİLE İÇERİSİNDE SUSMA YÖNÜNDE BİR KARAR ALINDIĞINI DUYDUM”
Gizli tanık, olay gününde Leyla’nın evinin önünde Yusuf’un yanında olduğunu belirterek, “Ümeyir denilen küçük çocukta oradaydı, bir süre sonra sadece Yusuf’un yanında Ümeyir vardı, Yusuf kendi evlerinin karşısındaki evin ahşap kapısına yaslanmış, elleri cebinde tedirgin hareketleri ile çevreyi kontrol ediyordu, sonra Şükran dışarıya çıktı, Leyla’yı sordu, Yusuf köy içine doğru gittiğini söyledi, Şükran köy içerisinde çocuğu aramaya başladı, sonrasında dövünüp, bağırıp, çağırmasından çocuğa bir şey olduğunu sandım, ancak çocuk ortada yoktu, bu sebeple Şükran’ın çocuğun başına bir şey geldiğini anladığı için bu şekilde dövündüğünü düşündüm, Leyla’yı Yusuf’un yanında görmem ile Şükran’ın evden çıkıp Yusuf’a Leyla’yı sorması arasında en fazla 10 dakika geçmiştir, bu kadar bile olmayabilir, ben köy içinde dolaşıyordum, bu sebeple onları gördüm, beni gördüklerini sanmıyorum, olay esnasında köy içi boştu, herhangi bir araç, insan yoktu, aile içerisinde susmaları yönünde bir karar alındığını ben de duydum, çünkü hiç kimse bu konu ile alakalı tek kelime konuşmuyor, hal ve hareketlerinden bu olayın kimin yaptığını herkesin bildiğini düşünüyorum” dedi.
“YUSUF SANKİ ANAHTARINI DÜŞÜRMÜŞ GİBİ YERE BAKARAK ARIYORDU”
Aramalara katıldığını da kaydeden gizli tanık, “Aramalarda Yusuf sanki anahtarlarını düşürmüş gibi bir yere bakarak arıyordu, arama yapıyor gibi gözükmek için böyle davrandığını düşünüyorum, Leyla’nın kaybolduğu haberinden sonra Yusuf sarhoş gibiydi, çökmüş bir haldeydi, hem çocuğa bir şey olmayacağının, köy içerisinde bir yerde olduğunu söyleyip bu halde olması onu Leyla’nın kaybolmasından dolayı bu halde olmadığını gösteriyordu, çünkü telaş yapanlara sakin oldun diye söylüyordu, hatta Leyla’nın cesedinin bulunduğu gün Musa ile Yusuf muhtarın oğlunu dövdü ve ceset bulunduğunda Yusuf askere küfür ederek milleti galayana getirmeye çalıştı, ancak Nihat Yusuf’a birkaç tokat atarak onu susturdu, çok kalabalık bir ortamdı, en küçük bir çatışmada onlarca insan ölebilirdi, bu halde ise Leyla ikinci planda olacak ve katilleri rahatlayacaktı, bu hareketlerinde planlı olabileceğini düşünüyorum, ilk başta söylediğim gibi bu işi kim yapmış, kimler yardım etmiş bilmiyorum, görmedim, ancak Leyla kaybolmadan önce Yusuf’un yanındaydı, 5 dakika sonra Leyla’nın Yusuf’un yanında olmadığını ve Yusuf’un çevreyi kontrol edere şekilde sağa sola baktığını, Leyla’nın annesi Şükran’da birkaç dakika sonra Yusuf’un yanına geldiğini ve Leyla’yı sorduğunu gördüm. Bildiklerim bundan ibarettir, son olarak ise de Leyla Nihat’ın en sevdiği kızıydı, bundan dolayı Nihat’a ders vermek için Leyla’yı seçtiklerini tahmin ediyorum. Bir de muhtemelen çocuğu satacaklardı, çocuk küçük olduğu için tekrar anne babasını bulması mümkün olmayacaktı, bu benim tahminim, ayrıca köyde dönen dedikodular” dedi.
"YUSUF, LEYLA'NIN CESEDİ BULUNDUĞUNDA SİNİRLENDİ, BURALARI NEDEN ARATMADINIZ DEDİ"
Gizli tanığın söylediklerini kabul etmediğini belirten baba Nihat Aydemir, “Gizi tanığın söylediklerini kabul etmiyorum. Biz kaybolduğu gün kendi evimize dönecektik. Ama Leyla’yı bulamadık. Sordum oradaki akrabalarıma gördüler mi diye aşağı doğru yürüdü dediler. Yusuf Leyla’nın cesedinin bulunduğu gün sinirlendi ama muhtar ve oğullarına sinirlendi. Buraları neden aratmadınız dedi. Bende sakinleşmesi için iki tokat attım. Gizli sanık bize ailecek PKK’lı demiş ama biz öyle değiliz” diye konuştu.
"LEYLA BULUNDUĞU GÜN CANLI BULUNDUĞUNU SANDIM SEVİNDİM"
Duruşmaya SEGBİS ile bağlanan tutuklu amca Yusuf Aydemir ise ifadesinde, “Ben evden çıkınca Leyla peşimden geldi ancak bahçede oturdum. Leyla evin dışına doğru olan tahta kapıya ilerledi. Gizli tanık tüm olayı gördüğünü söylüyor peki her şeyi sonuna kadar izleseydi de benim suçum olmadığını görseydi. Biz 18 gün boyunca Leyla’yı aradık. Hatta bulunduğu gün bile ben canlı bulundu sandım mutlu oldum. Bizim Nihat’la aramızda bir sıkıntı bir husumet yok” dedi.
Öte yandan tanık olarak dinlenen Leyla’nın ablası Arzu Aydemir ise ifadesinde en son Leyla’yı Yusuf Aydemir’in yanında gördüğünü söyledi.
"LEYLA, YUSUF AMCAMIN PEŞİNE ÇIKTI"
Tanık Arzu Aydemir, “Ben Leyla için ocağa süt koydum. O sırada Yusuf amcamın oğlu Ümeyr ile Leyla dışarı çıktılar. Biz kendi evimize döneceğimiz sırada Leyla’yı almak için dışarı çıktık annemle. Ama Leyla daha süt kaynamadan kaybolmuştu. Annem hemen ağlamaya kendini yere atmaya başladı. Son olarak Leyla Yusuf amcamın peşinden çıktı” dedi.
“Müvekkilim hayatında tavuk kesmemiş insan, baktığınız zamanda cinayet işleyecek gibi biri olmadığını görebilirsiniz”
Duruşmanın devamında söz alan tutuklu Yusuf Aydemir’in avukatı ise savunmasında, “Benim müvekkilim hayatında tavuk kesmemiş insan. Leyla 10 dakikada kayboldu diyorlar. Sanki Amerika’da yetişmiş bir ajan gibi söylüyorlar. Soruşturma eksik ve iyi düzenlenmemiş. Müvekkilime baktığınız zamanda cinayet işleyecek gibi bir olmadığını görebilirsiniz” ifadelerini kullandı.
Duruşmaya müdahil olarak katılan Aile Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı tüm sanıkların tutuklu olarak yargılanması yönünde karar verilmesini istedi.