Eğitim-Bir-Sen Erzurum 1 ve 2 nolu Şubelerin ortaklaşa düzenlediği ve Milli Eğitim Bakanlığı Strateji Geliştirme Daire Başkanı Mehmet Baki Öztürk’ün sunumunu yaptığı, Hayatın Şifreleri ‘’Motivasyon Artırma İstişare Seminerine’’ Sendika zorunlu organları yanında ilçe başkanları ve iş yeri temsilcileri de katıldı.
Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Mustafa Karataş, açılışta yaptığı konuşmada, iş yeri temsilcileriyle bir araya gelmeyi, istişarelerde bulunmayı önemsediklerini, daha nitelikli sendikacılığın icra edilmesi ve sendikal bilincin artırılması adına yapılan bu toplantıların teşkilat için çok önemli olduğunun altını çizerek: ‘’Sendikamızın eğitim, örgütlenme ve mücadeleye bakış açısı, iş yerinde ne kadar hayat bulabilirse, iş yeri temsilcileri tarafından ne kadar uygulanabilirse, derdimizi ve meselemizi anlatmak, hedefimize ulaşmak varmak o kadar kolay olur’’ dedi.
Mehmet Baki Öztürk ise sunumunda, Sendikacılık misyonu konusuna değinerek, ‘’Teşkilat mensuplarının gaflete, yorgunluğa, bıkkınlığa hakkı yoktur. İnsanların amaçları hedefleri olmalıdır, hedefler bittiğinde insan ölür. Gözünüzde kendinizle ilgili bir görüntü canlandığında bu size bir motivasyon sağlayacaktır. Size düşen bu görüntüyü gerçeğe çevirmek için harekete geçmek olacaktır. Temsilciler bulundukları yerlerde hedefe ulaşmak için sürekli gayret etmeleri gerektiğini, sendikacılığı sadece ILO sözleşmesinin hapsettiği kalıptan çıkararak. Bir medeniyet kaynağı pozisyonuna sokmamız gerekir. ’dedi.
Öztürk konuşmasına şöyle devam etti: ‘’Hayat dinamik bir süreçtir. Kendini yenileyemeyen kurum ve kişilere yaşama hakkı tanımaz. Başlangıçta temel hak ve özgürlüklerin genişletilmesi ve derinleştirilmesi mücadelesinde canları pahasına mücadele ederek bunların yasalar ve toplum nezdinde kabul görmesini sağlayanlar zaman içinde mücadelenin gücü ve kararlılığını yitirerek statülerini korumak adına o hak ve özgürlük için mücadele edenler karşısında yer alanların durumuna düşmemek için sürekli kendimizi yenilemek ve eylem içinde olmak zorundayız’’.
Öztürk, “Mazeret yok, şikâyet yok, vazgeçmek yok” diyerek sözlerini tamamladı.