Atatürk Üniversitesi Kazım Karabekir Fakültesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Muhsine Börekçi, Türk İstiklal Marşı'nın içerdiği zengin edebi dil ve üslup açısından diğer devletlerin milli marşlarından ayrıldığını söyledi.
Prof. Dr. Muhsine Börekçi, Üniversite Kültür Merkezi Salonu'nda 'İstiklal Marşı ve Mehmet Akif' konulu konferans verdi.Börekçi, “İstiklal Marşı ve Mehmet Akif” konulu konferansta İstiklal Marşı’nın analizini yaptı.
Börekçi, önce milli marşların genel karakterleri üzerinde durdu. İstiklal marşlarının geçmişle geleceği bir arada tutan ve ortak bir kimlik oluşturan metinler olduğunu vurgulayan Börekçi, Türk İstiklal Marşı’nın milli kimliği en iyi şekilde ifade eden bir metin olduğunu anlattı.
BÖREKÇİ’NİN ANALİZİ
Prof. Dr. Börekçi, Türk İstiklal Marşı'nın içeriği açısından dünya devletlerinin milli marşlarından farklılık taşıdığını ifade etti. Dünyada 159 devletin milli marşı olduğunu ve bunların hepsinin 'intikam almak', 'düşmanlık' üzerine yazıldığının altını çizen Prof. Dr. Muhsine Börekçi, Türk İstiklal Marşı'nın ise 'Ordu- Millet' kaynaşmasını tema aldığını dile getirdi.
MİLLİ MESAJ
İstiklal Marşı’nın “Korkma!” sözcüğüyle başladığını ve marşın tamamının neden korkmamamız gerektiğinin adeta cevabı niteliğinde olduğuna dikkati çeken Börekçi, İstiklal Marşı’nın Türk milletinin tarih ve inanç köklerine dayandığını anımsattı.
Akif’in İstiklal Marşı’nda Medeniyeti “Tek dişi kalmış medeniyet!” sözüyle eleştirdiğini ifade eden Börekçi, şöyle devam etti:
“Akif, ‘Medeniyet denen’ ile ‘medeniyet olan’ arasındaki farka İstiklal Marşı’nda dikkat çekmiştir. Tek dışı kalmış medeniyet ifadesi ile manadan yoksun maddi gücü kastetmiştir. Manadan yoksun medeniyet zalimdir, maddeden yoksun medeniyet ise kurban olur. Akif’in betimlediği gerçek medeniyet ise, mana ve maddeyi sahip olan medeniyettir ve Türk milleti için artık bunu arzu etmektedir.”
MİLLİ MARŞIN TARİHÇESİ
12 Mart 1921’de TBMM’nde Milli Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi Tanrıöver’in 724 şiir arasından seçilen ve Milli Marş olarak kabul edilen Akif’in şiirini istek üzerine dört kez okuduğunu ve milletvekillerinin şiiri ayakta dinlediğini anlatan Börekçe, konuşmasını şöyle tamamladı:
“İsmail Habib Sevük ve Nizamettin Nazif Tepedelenlioğlu’nun anlattığına göre, Mustafa Kemal Paşa, Milli Marş okunurken dayanamaz. Şimdi müze olan ilk meclis binasının girişindeki küçük odaya girer. Heyecanlıdır. ‘Böylesi yazılmadı çocuk!’ diye konuşur. ‘İnanılması güç. Zafer gibi bir şey bu marş!’ der. Sonra arkasını döner pencereden Keçiören’i seyreder, ağlar gibidir... Atatürk İstiklal marşı ile ilgili duygularını 1924’te de şöyle anlatır. ‘Bu marş, bizim inkılâbımızı anlatır. İnkılâbımızın ruhunu anlatır. Bunu, ne unutmak ne de unutturmak lazımdır. İstiklal Marşı’nda istiklal davamızı anlatması bakımından büyük bir manası olan mısralar vardır. Benim en beğendiğim yeri de; ‘Hakkıdır hür yaşamış bayrağımın hürriyet/Hakkıdır Hakk’a tapan milletimin istiklal/ mısralarıdır…”
Konferanstan sonra Erzurum Valisi Sebahattin Öztürk Prof. Dr. Muhsine Börekçi’ye çiçek vererek teşekkür etti. Konferansı Atatürk Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Samih Diyarbakır, öğretim üyeleri ve öğrenciler dinledi.