Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM), 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nı kutlamak için yayınladığı özel film, izleyiciler tarafından büyük beğeni aldı. TİM Başkanı İsmail Gülle, “Cumhuriyetin ilk yıllarında başlatılan ekonomik bağımsızlık mücadelesi her zaman devam edecektir. Ekonomik bağımsızlık ise ancak ve ancak üretim ve ihracatla mümkündür. İhracat, başlı başına bir Cumhuriyet projesidir” dedi.
‘Dış Ticaret Fazlası Veren Türkiye’ hedefi için çalışmalarını tüm hızıyla sürdüren Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutladığı “Cumhuriyet Geleneğimiz, İhracat Geleceğimiz" sloganlı filmi geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da izleyicilerin büyük beğenisini aldı. Anadolu motifleri ve güçlü geleneğimizin ihracatla dünyaya taşınması mesajı verilen filmde, Anadolu'nun tarihi ve kültürel mirası, Cumhuriyetin ilk yılları ve günümüzden görüntüler de ekrana taşınırken, filmdeki türküyü ünlü sanatçı Ferhat Göçer yorumluyor.
“Cumhuriyetin ihracata kazandırdığı vizyon bugünlerimizi inşa etti”
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla değerlendirmede bulunan TİM Başkanı İsmail Gülle, “Cumhuriyetin ilk yıllarında kurulan fabrikalar, İzmir İktisat Kongresi Bu gelişmelerin hepsi Cumhuriyetin ihracata kazandırdığı vizyoner ve stratejik adımlar olarak bugünlerimizi inşa etti. Bugün göklerdeki İHA ve SİHA’larımızı tüm dünya gıptayla izlemesi, fuarlarımıza yüzbinlerce yabancı müşteri katılması, Türkiye’nin 81 ilinde 100 binden fazla ihracatçı olması, Cumhuriyetin ilk yıllarında atılan vizyoner adımlar sayesindedir. Takip eden süreçte, yine bir dünya savaşıyla yeni bir küresel düzene ve bambaşka bir ekonomik sisteme geçildi. Türkiye, 50’li yıllarda tarıma dayalı bir büyüme modeli benimsedi. Tarımda bugün geldiğimiz başarılı seviyenin temelleri o günlerde atıldı. Bugün Türkiye yıllık 28 milyar dolar tarım ürünü ihracatı yapan bir ülke. Ülkemizde büyük sanayi tesislerinin kurulması 60’lı, 70’li yıllarda oldu ve Türkiye’nin ekonomik yapısında sanayinin rolü kuvvetlendi. 80’li yıllar Türkiye için bir atılım dönemi oldu desek yeridir. Üretimimiz, ticaretimiz, turizmimiz, ihracatımız bu dönemde büyük kazanımlar elde etti. Merhum Turgut Özal’ın liderliğinde Türkiye adeta dünyayla tanıştı. Bugün Türkiye’yi dünyada temsil eden markalara, en çok ihracat yapan firmalara bir bakın. Büyük çoğunluğu ya 80’li yıllarda kurulmuştur ya da o dönemde parlamıştır. Bugün imalat sanayi ihracatımız yıllık 161 milyar dolara ulaştı” dedi.
“226 ülke ve bölgeye 5 bine yakın ürün ihraç ediyoruz”
Türkiye’nin ihracattaki başarısına vurgu yapan Gülle, “2000’li yıllarda küreselleşme çağında Türkiye bu dönemi çok iyi değerlendirdi. Küresel ticaretten aldığımız pay bu dönemde 2 katına çıktı. Bu dönemde, 50 milyar dolar üzeri ihracat yapan 46 ülke içinde Türkiye ihracatını en fazla artıran 8. ülke oldu. Ülkemizde 1 milyar dolar üzeri ihracat yapan il sayısı 5’ten 17’ye yükseldi. 226 ülke ve bölgeye 5 bine yakın ürün ihraç eder seviyeye geldik. Yüksek teknolojili ürün ihracatımız ise 3 katına çıktı. Son bir buçuk senede yaşadıklarımıza bakınca, pandeminin oluşturduğu krizler neticesinde dünyada yeni bir ekonomik dönüşümün yaşandığı görüyoruz. İhracat ailesi olarak bizler, bu krizler yaşanırken ülkemizi ileri taşıyabilmenin yollarını aradık ve aramaya devam ediyoruz. Krizler fırsatları da içinde barındırır. Bu küresel kriz döneminde ihracatımız tarihimizde ilk defa 200 milyar doları aştı. Eylül ayı itibariyle yıllık bazda 212 milyar dolardan fazla ihracat gerçekleştirmiş bulunuyoruz. İhracat ailesi olarak krizin içindeki fırsatlardan doğru bir şekilde faydalandığımızı artık açıkça ifade edebiliriz. Tüm bu anlattıklarımızı tarihsel bir devamlılık içinde düşünmek gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“İhracatçı sayısı her geçen yıl artıyor”
Atatürk’ün İzmir İktisat Kongresi’nde başlattığı ekonomik bağımsızlık mücadelesinin bugün de devam ettiğine dikkat çeken Gülle, “İnşallah bu küresel kriz sonrası dönem, Türkiye için yeni bir sıçrama dönemi olacak. Gelen rakamlar bize bunu söylüyor. Oluşturduğumuz ihracat projeksiyonlarına göre, Türkiye önümüzdeki 5 sene içerisinde ihracatını yıllık 300 milyar doların üzerine çıkartacak. Bugün ihracatçımız 100 bine ulaştı. Bunu 5 yıl içerisinde 130 binlere, 10 yıl içerisinde de 300 bine çıkartma arzusundayız. İhracatı bir milli mesele haline getirmek istiyoruz. İhracatımız 1923 yılında 50 milyon dolardı. Bugün ise 220 milyar dolara gidiyor. Türkiye’yi dış ticaret fazlası veren bir ekonomiye kavuşturmakta kararlıyız. Bu amaca giden yolun, Ar-Ge ve teknoloji yatırımlarından, katma değeri yüksek ve markalı üründen, sürdürülebilirlik ve inovasyondan geçtiğinin farkındayız. TİM olarak tüm bu alanlarda yoğun bir mesai harcıyoruz. Cumhuriyet bağımsızlık demektir. Cumhuriyetin ilk yıllarında başlatılan ekonomik bağımsızlık mücadelesi her zaman devam edecektir. Ekonomik bağımsızlık ise ancak ve ancak üretim ve ihracatla mümkündür. İhracat, başlı başına bir Cumhuriyet projesidir. Atamızın gösterdiği ‘Muasır medeniyetlerin üzerine çıkma’ hedefine giden yol, bugün ihracattan geçmektedir” diye konuştu.
Bazı yıllara göre ihracat rakamları şöyle açıklandı:
Cumhuriyetin ilk yılında 50,8 milyon dolar ihracat
10.yılda (1933) 58,1 milyon dolar ihracat
50.yılda (1973) 1,3 milyar dolar ihracat (1 milyar dolar aşıldı)
64.yılda (1987) 10,2 milyar dolar ihracat (10 milyar dolar aşıldı)
74.yılda (1997) 26,3 milyar dolar ihracat (25 milyar dolar aşıldı)
81.yılda (2004) 63,2 milyar dolar ihracat (50 milyar dolar aşıldı)
84.yılda (2007) 107,3 milyar dolar ihracat (100 milyar dolar aşıldı)
89.yılda (2012) 152,5 milyar dolar ihracat (150 milyar dolar aşıldı)
98.yılda (2021) 212,2 milyar dolar ihracat (200 milyar dolar aşıldı)