Uzun yıllar Bâb-ı Âli bürolarında çalıştıktan sonra Fransız Devrimi’nin hemen ardından Viyana elçiliği görevini yürüten Ebubekir Râtib Efendi’nin iniş çıkışlarla dolu hayatı, Fatih Yeşil’in çalışmasında gözler önüne seriliyor. Fatih Yeşil, Tosya’dan Kırım’a, Kırım’dan, İstanbul ile Viyana’ya uzanan ve Rodos’ta son bulan Râtib Efendi’nin hayat hikâyesi çerçevesinde Nizâm-ı Cedîd projesini, konvansiyonel tarih literatüründen oldukça farklı bir perspektifle ele alıyor. Râtib Efendi’nin geride bıraktığı evrak, Osmanlı yenileşme tarihi açısından bir hazine niteliğinde. 1791’de “düşmanı” yakından tanımak için Viyana orta elçisi olarak atanan Râtib Efendi’nin kaleme aldığı 250 sayfa uzunluğundaki Büyük Lâyiha, Osmanlıların en uzun yüzyılı boyunca Avrupa hakkında üretilen metinlerin en sistematik ve kapsamlı olanı. Viyana elçiliğini tasvir ettiği sefaretnamesinde ve Viyana’dan gönderdiği raporlarda Râtib Efendi, tüm Avrupa’nın devrim fırtınasına tutulduğu ve Osmanlı tarihinde belirleyici rol oynayan 18. yüzyıl sonlarını, bir Osmanlı kâtibinin gözünden anlatıyor.
Râtib Efendi’nin kaleme aldığı eserler devrin sosyo-ekonomik ve sosyo-politik panoramasını okura sunarken Osmanlı İmparatorluğu’nda modern devletin temellerinin atıldığı döneme dair de önemli ipuçları veriyor. Fatih Yeşil’in Râtib Efendi’nin hayatını, eserlerini ve kariyerini farklı bakış açılarıyla okuyucuya sunduğu kitap, Nizâm-ı Cedîd hareketine, devrin kalem efendilerinin zihniyetine, siyasi önceliklerine ve Osmanlı bürokrasisi içerisindeki hiyerarşik yapılanmaya dair kapsamlı fikirler sunuyor.