Erzurum Hacı Sami Boydak Anadolu Lisesi öğrencileri Ilgaz Rafi Kadıoğlu ve Muhammed Umut Keskin tarafından hazırlanarak, TÜBİTAK’ın düzenlediği yarışmada görücüye çıkarılan proje, görüntüleme teknolojilerine ve eğlence sektörüne yepyeni bir boyut kazandıracak. Kurulan elektronik bir devreyle ekran ya da beyaz perde sinema izleyenler, aynı zamanda filme konu olan mekan ya da sahnelerle ilgili kokuları da duyabiliyorlar.
Proje hakkında bilgiler veren Ilgaz Rafi Kadıoğlu, “Kokulu Sinema ve Televizyon” adını verdikleri çalışmayla, eğlence sektörüne yepyeni bir boyut kazandırmayı amaçladıklarını söyledi. Projedeki ana amacın, sinema sektörüne ve TV teknolojilerine gerçekçilik kazandırmak olduğunu vurgulayan Kadıoğlu, “Biz bu sektörün canlanması, hem de ülkemizin biraz daha teknoloji adına gelişmesi için bu projeyi başlattık. Bunu ise görsellik ve ses sisteminin yanına koku teknolojisini ekleyerek sağladık. Böylece gerçekçilik arttı.” diye konuştu.
Çeşitli yazılımlar aracılığıyla izletmek istenilen film parçalarına sesler gömdüklerini ve bu sesleri anlamaya programlanmış bir de devre kurduklarını belirten Kadıoğlu, bu devrenin, gönderilen işaretler sayesinde çalıştığını dile getirdi.
Erzurum Hacı Sami Boydak Anadolu Lisesi öğrencisi Ilgaz Rafi Kadıoğlu, “Film parçalarına gömdüğümüz sesleri algılayabilen bir devre kurduk. Bunun sayesinde istediğimiz zamanda işareti yolladık ve sistemimiz bunu algıladı. Sistemimiz kokulara bağlı olduğu için hemen devreye girdi ve ilk kokumuzu aşıladık. Film sahnelerine göre farklı kokular yayınladık, böylece gerçekçilik çok daha fazla arttı. Fan yardımıyla bu kokular istenmediği anda ortamdan çekildi.” diye konuştu.
Kurdukları bu sistemle filmlerin inandırıcılığı ve gerçekçiliğini artırmayı başardıklarını söyleyen Muhammed Umut Tekin ise, “Mesela denizde geçen bir film esnasında sinema izlenen ortama deniz ve yosun kokusu, ya da görüntülerde savaş sahnesi varsa barut kokusu gibi olanaklar sağlanabiliyor. Tıpkı üç boyutlu filmlerde olduğu gibi izleyici sadece görsel olarak değil, koku duyusuyla da kendisini filmin içinde hissedebiliyor.” şeklinde konuştu.