AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, “Kötü niyetli kişi ya da gruplarının bu eksiklikten faydalanarak sosyal ağları nefret dilinin egemen olduğu, kişisel ve kurumsal hakların hiçe sayıldığı birer yalan ve iftira aracına dönüştürmelerine neden olmuştur. Bu durum etik kurallar dışında hukuki sorumlulukları da içermektedir” açıklamasında bulundu.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, AK Parti Genel Merkezi tarafından hazırlanan “Sosyal Medya Etik Kuralları”nı kamuoyu ile sosyal medya hesabından paylaştı. Ünal, bu kuralların her birine her bir AK Parti teşkilat mensubunun sonuna kadar riayet edeceğini, diğer siyasi partilerden de aynı hassasiyeti beklediklerini belirtti.
Sosyal medyanın getirdiği kolaylıklar, bilgiye ulaşımda sağladığı hız ve avantajlar olduğunu belirten ve diğer platformlara göre bu mecranın daha kuralsız ve genel toplumsal kabullerin dışında bir hareket alanı olarak görülmesinin çeşitli ahlaki ve etik sorunları beraberinde getirdiğini belirten AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, “Diğer kitle iletişim araçlarının aksine anlık ve güncel bilgiyi kullanıcılarına sunan ve etkileşim düzeyi yüksek olan bu mecrada etik kuralların belirlenmesi artık kaçınılmaz hale gelmiştir. Bu kuralların eksikliğinden kaynaklanan problemler, her geçen gün kişi ve topluluklara yönelik zararların daha da büyümesine yol açmış, kötü niyetli kişi ya da gruplarının bu eksiklikten faydalanarak sosyal ağları nefret dilinin egemen olduğu, kişisel ve kurumsal hakların hiçe sayıldığı birer yalan ve iftira aracına dönüştürmelerine neden olmuştur. Bu durum etik kurallar dışında hukuki sorumlulukları da içermektedir” ifadelerini kullandı.
Sosyal ağların doğru kullanıldığında, vatandaşların birçok sorununa çözüm bulabilmesine imkan sağlayan, kişilerin direkt muhatapları ile temasa geçebilmesine fırsat veren platformlar bütünü olduğunu kaydeden ve bu platformların etik kurallar çerçevesinde kullanıldığı takdirde en az zararla, topluma en çok faydayı sağlayabilecek ortamlardan biri haline gelebileceğini açıklayan Mahir Ünal, “Unutulmamalıdır ki; özgürlüğümüzün sınırı, bir diğerinin özgürlüğünün başladığı yerdir. Zarar verici sonuçlar üretecek eylemlerin serbest bırakılması özgürlük değil, bizatihi özgürlüklerin kısıtlanması sonucunu doğurur. Bu manada özgürlüklerin sosyal medyada da korunması gerekmektedir. Bu yaklaşımla, sosyal ağlarda zarara yol açan sorunlar göz önünde bulundurularak belirleyebileceğimiz etik kuralları şu şekilde sıralayabiliriz:
1- Saygılı, hakaret ve nefret söylemi barındırmayan bir dil ve üslup kullanılması. 2- Diğer kullanıcıların özgürlük alanlarını kısıtlayacak, saldırgan tutumlar içeren paylaşımlardan kaçınılması. 3- Kullanıcıların kişilik ve görüşlerine saygılı olunması. 4- İnsan onurunun temelinde yatan özel yaşamın gizliliği hakkının ihlal edilmemesi. 5- Sözlü şiddet ve tehdit içerikli paylaşımlarda bulunulmaması. 6- İfşa, taciz ve siber zorbalık oluşturan eylemlerin yapılmaması. 7- Şeffaf olunması, sosyal medya mecralarında, anonim hesaplar kullanmayarak açık kimlikle, gerekli hukuki sorumluluğu üstlenerek ve gerçek kişiler olarak bulunulması. 8- Sahte isimler üzerinden paylaşımlarda bulunan hesaplara itibar edilmemesi, bu hesapların görünürlüğünün artırılmaması. 9- Kimi hassas dönemlerde toplumda infial oluşturacak, genel bir korku ve endişe iklimi oluşturacak paylaşımlardan kaçınılması, paylaşımlarda sağduyunun korunması. 10- Teyide muhtaç bilgilerin gerçekliğinden emin olunmadan paylaşılmaması, bilgilerin doğruluğu için meselenin muhataplarının, resmî kurum ve kuruluşların açıklamalarının takip edilmesi, manipülasyon ve yalana prim verilmemesi. 11- Alıntı yapılıyorsa, bilginin alıntılandığı kaynağın referans gösterilmesi. 12- Toplumsal ahlaka aykırı içerik oluşturulmaması ve bu tarz içeriklerin yayılmaması.”
Üzerinde durulan bu maddelerin, toplumların genel ahlak kurallarının özgürlük adı altında çiğnenmesinin önüne geçilebilmesi adına hazırlandığını ifade eden Ünal, sosyal medya kullanımında etik kuralların belirlenecek ve benimsenecek olmasının, mevcut sorunların ortadan kalkmasını, akabinde de yeni sorunların önüne geçilmesini sağlayacağını belirtti.