Bingöl’de meydana gelen 5.7 büyüklüğündeki depremde evleri yıkılan ve depremin simgelerinden biri haline gelen Alavir çifti, yaşadıklarını anlattı. Yaşlı çift, 5 yıl önce hayatını kaybeden 24 yıl baktıkları engelli kızlarının maaşı ile yaptıkları ev ve bahçesindeki kızının kabrinin olduğu kulübenin de hasar gördüğünü dile getirdi.
Bingöl’ün Karlıova ilçesinde merkezli meydana gelen 5.7 büyüklüğündeki 1 korucunun şehit olduğu 33 kişinin hastaneye başvurduğu depremin yaraları en çok ağır hasar alan köylerde sürüyor. Depremde ise en çok hasarı Yedisu ilçesine bağlı Elmalı Köyü aldı. O köyde İHA Muhabiri Metin Dere’nin depremden kısa bir süre sonra ulaşıp çektiği evleri yıkılan Meryem (60) ve Hasan Alavir (85) çiftinin fotoğrafları ve görüntüsü adeta Bingöl depreminin simgeleri arasında yer aldı. Meryem Alavirin, komşularına sarılarak ağıtlar yakması, eşi Hasan Alavirin çaresizce yıkılan evinin önünde battaniyeye sarılarak oturmasıyla hafızalara kazınan çift valilik ve Yedisu Kaymakamlığı tarafından geçici olarak ilçedeki bir pansiyona yerleştirildi. Bu sırada AFAD tarafından da yaşlı çiftin bahçesine çadır kuruldu. Bu kez İHA muhabirleri yaşlı çiftin hüzünlü geçen hikayesini dinleyip haberleştirdi.
Kızlarının kabri, yıkılan evlerinin bahçesinde
Alavir çiftinin tekerlekli sandalye ile hayatını sürdürüp 24 yaşında 5 yıl önce hayatını kaybettiği kızları Sebahat için yıkılan evlerinin bahçesinde yaptırdığı kulübede kabrinin bulunduğu öğrenildi. 24 yıl engelli kızına bakan çiftin, devletin onun için verdiği destekle yaptırabildiği evlerinin yıkılması nedeniyle hem anılarının gittiği, hem de kızının kabrinin bulunduğu yerin ve eşyalarının zarar görmesi nedeniyle üzüntü yaşadıklarını aktardı.
"Engelli kızımın aylığı ile bu duvarları yaptım, ama deprem bu şekilde yaptı"
Çay içtikten sonra uzandığını, o esnada birden deprem olduğunu anımsatan anne Meryem Alavir, “Duvarların hepsi üstüme çöktü. Ondan sonra kendimi göremedim, dışarı çıkarak odunluğa gidip oturduk. Sonra yağmur yağdı. Gelip burada sandalyede oturduk. Ağlamaktan başım ağrıdı. Sinirlenerek kriz geçirdim. Çok üzüldüm. Evim ne hale geldi. Baktıkça ağlamam geliyor. Elimde değil üzülüyorum. İnsanın eşyası gidiyor. O kadar emek verdim hepsi yerde kim olsa üzülürdü. Engelli bir çocuğum vardı mezarı yan tarafta onun mezarının olduğu yer bile yıkıldı. 24 yıl engelli kızıma baktım. Onun aylığı ile bu duvarları yaptım, pencereleri yaptım ama deprem bu şekilde yaptı"dedi.
24 yıl kızının yaşadığını anımsatan bir oğlunun da İstanbul’da olduğunu dile getiren anne Alevir, Mehmetçiğin burada çadırlarını kurduğunu belirterek, eşyalarının mahvolduğunu kaydetti.
Deprem anını anlatan baba Hasan Alavir ise, “Hanım gidip tarlada fasulyeleri kazdıktan sonra eve geldi yorulduğu için biraz yat dedim, 10 dakika geçmeden gümbürtü yaptı bina üzerimize çöktü. Bize bir şey olmayınca kalkıp dışarı fırladık. Burada bekledik deprem halen sallıyor" ifadelerini kullandı.