Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla 11 bin 529 kadın eğitim çalışanı ile yapılan anketin sonuçlarını ve hazırlanan "Kadın Raporu"nu açıkladı. Tarihte iz bırakmış kadınları anan Geylan, "8 Mart’ı layıkıyla kutlamak ancak kadınlarımızı toplumda hak ettiği üst konuma ulaştırmak, cinsiyetçiliğin karşısında yer almak, kadınların başta eğitim ve çalışma hayatında olmak üzere önlerindeki her türlü engeli kaldırmak, siyasette, sivil toplum kuruluşlarında, karar mekanizmalarında etkin şekilde yer almasını sağlamak, yaşamlarını tehditten, baskıdan, şiddetten, dayatmadan uzak, güvenli şekilde sürdürebilecekleri bir zemin hazırlamak ile mümkündür" diye konuştu.
Mesleğin nedeni, kadın eğitim çalışanı olmanın avantajları, karşılaşılan sorunlar, ayrımcılıklar, mobbing, şiddet ve taciz konusu, geleceğe yönelik planlama, mesleki doyum, tükenmişlik ve öz yeterlik konuları, kadın eğitim çalışanlarının beklenti ve önerileri konu başlıkları altında düzenlenen ankete ilişkin bilgi veren Geylan, “Kadın eğitim çalışanlarının sorunlarını anlama konulu anket çalışmamız 8 Mart Dünya Kadınlar Günü öncesinde çok önemli bir referans kaynağıdır. Bu noktada anket sonuçlarını başta Milli Eğitim Bakanlığı olmak üzere paydaşlarımıza da ileterek, sorunların çözümüne yönelik tedbirlerin alınması için harekete geçilmesini sağlayacağız" şeklinde konuştu.
Şehit öğretmenleri de anan Geylan, "Başta 26 Ekim 1993 tarihinde Diyarbakır’ın Bismil ilçesinde şehit olan öğretmenimiz Neşe Alten ve 9 Haziran 2017 tarihinde Batman Kozluk’ta şehit olan öğretmenimiz Aybüke Yalçın olmak üzere tüm şehit öğretmenlerimizin, bu güzel vatanımız ve şanlı bayrağımız için, milletimizin bekası ve huzuru için, aydınlık bir gelecekte yaşamamız için şehit olan tüm yiğit Mehmetçiklerimizin annelerinin, kadın eğitim çalışanlarımızın ve tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutluyoruz" ifadelerini kullandı.
Şiddete ve mobbinge maruz kaldıklarını belirten üç katılımcı ise uğradıkları şiddete ilişkin konuştular. İsimleri gizli tutulan katılımcılar şu ifadeleri kullandı:“Program gerçekten çok güzeldi. Türk Eğitim Sendikası’nın bir üyesi olarak bizim de yaşadığımız sıkıntılar vardı. Aslında biz buraya bilinçli olarak iştirak etmiş değiliz. 8 Mart’a denk gelmiş olması büyük bir tesadüf. Okulumuzda özellikle ciddi ayrışma, okulumuzun düzgün yönetilmeyişi, liyakatli insanların göreve getirilmeyişi, bu sebeplerden ötürü hakkımızın yenmiş olması, hakkımızın gasp edilmiş olması, üzerimize gelinmesi, mesleğimizi rahat bir şekilde, rahat bir psikoloji ile yerine getirememiz. Bütün bunlar bizi üzüyor. Arkadaşlarım da zaten bana katılacaktır. Bu konuyu sayın başkanımız ile görüşmek için bugün buradayız. Onunla da görüştük, bizi sabırla dinledi ve yaşadığımız şeyler gerçekten sıkıntı verici. Her ne kadar biz medyaya yansımasın diye uğraşmış olsak da, kendi içimizde çözebiliriz gibi gözükse de bazı şeyler ama maalesef karşıdaki kişinin algısı, meseleyi küçümsemesi, mesela kulaktan kulağa bir dedikodu dolaştıkça dolaştıkça gülüp geçilecek hale gelir. Bir şeyi küçümserseniz okulda öğrencilerin gözünde bile algınız değiştiriliyor. Çünkü sınıflarda dedikodu konusu ediliyoruz."
Çalışmanın amacının tüm kadınları anlamak, meslek algılarını tespit etmek, sorunlarına ışık tutmak, beklentilerini ortaya koymak olduğu belirtildi.