İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 2021 yılını Türkiye’de Afet Eğitim Yılı ilan ettiklerini belirterek, bugüne kadar 2 milyon 496 bin 673 vatandaşa yüz yüze afet farkındalık eğitimi verildiğini söyledi.
2021 Afet Eğitim Yılı kapsamında İçişleri Bakanlığı ile Hak-İş arasında "Afet Eğitim İşbirliği Protokolü" imzalandı. İmza töreninde yaptığı konuşmada Hak-İş’in her zaman deprem bölgelerinde yardıma koştuğuna değinen Bakan Soylu, “Türkiye bir afet bölgesi. Her birimizin yaşayıp büyüyüp doğduğu, hayatını devam ettirdiği yerlerde farklı afetlerle karşı karşıya kaldığımız, kimi zaman deprem, kimi zaman sel, kimi zaman heyelan, kimi zaman kaya düşmesi ve kimi zaman kışın o zorlu şartlarında çığ gibi birçok afetle karşı karşıyayız. 2019 ve 2020 yılını kıyasladığımızda Türkiye’de deprem sayısı 2020 yılında yüzde 43 artmış. Aslında afetlerle karşı karşıya kalma riskimizin sürekli olarak arttığı da bizim açımızdan bir gerçek. Bütün bunlarla birlikte birçok afetle de karşı karşıya kalıyoruz. Ama sözlerimin başında Türkiye’nin en önemli emek sendikalarından olan Hak-İş’e bir teşekkürü burada sizin huzurunuzda tekrar ifade etmek istiyorum. İnsanımızın afetle karşı karşıya kaldığı, şehirlerimizin sıkıntı yaşadığı dönemlerde Hak-İş, Allah razı olsun hem madden hem manen hem araç gücüyle hem insan gücüyle hem şefkatiyle hem de merhametiyle hem de yumuşak ve kavrayıcı sesiyle kuşatıcı sesiyle Allah razı olsun hep afet bölgelerinde oldu. Gerek zat-ı aliniz, gerek yönetici arkadaşlarınız, gerek il temsilcileriniz hep bu afet bölgelerinde vatandaşımızın yarasına merhem olmak için elden gelen bütün gayreti tüm samimiyetle hem insan sorumluğuyla hem Türkiye’nin en önemli konfederasyonu olması, hem de vatandaş sorumluluğuyla yerine getirdi. O açıdan izlere müteşekkirliğimizi bir kez daha burada ifade etmek istiyorum” diye konuştu.
“2021 YILINI TÜRKİYE’DE AFET EĞİTİM YILI OLARAK İLAN ETTİK”
Mobil tırlar ile yurdun birçok yerinde simülasyon eğitimlerinin verildiğini hatırlatan Soylu, “Bir meseleyi şöyle paylaşmak isterim. Afet bölgesi olduğumuz için afete dayalı meselelerimizi sürekli istemesek de bu bize bazı hatıraları karşımıza çıkarsa da bizi o hatırlarla karşı karşıya kaldığımızda üzse de Türkiye’de afet bölgesi olduğumuzu bilmemiz hasebiyle bunu sürekli toplumda paylaşmak, hem kamu olarak, hem vatandaş olarak üzerimize düşen görevi sürekli olarak ifade etmek, anlatmak ve yapmak zorunluğumuz var. Onun için 2021 yılını Türkiye’de afet eğitim yılı olarak ilan ettik. Hedefimiz 51 milyon vatandaşımıza ilk 6 saatte neleri yapmamız gerektiğini ifade ettiğimiz gibi sürekli olarak hem temel hem de teknik eğitim kapsamında bunları paylaşmak durumundayız. Hedefimiz 51 milyon vatandaşımıza ulaşmak. Bunu için öncelikle 81 il valimiz ve bin 127 mülki idare amirimle ocak ayının 1'inden itibaren ilk önce onlara eğitim vererek başladık. Bu zamana kadar da 2 milyon 496 bin 673 vatandaşımıza afet farkındalık eğitimi verdik yüz yüze. Ocak ve şubat daha ziyade eğitim alt yapımızı hazırladığımız bir dönem olduğu için bu rakamın önemli bir rakam olduğunu düşünüyoruz. Sizin de içinde bulunduğunuz ve 35 Hak-İş eğitmenin de bu eğitimi aldığını, 4 bin 679 kişinin bu eğitimi alacak ve eğiticinin eğitimini eğitmen olarak bu görevi vatandaşlarımızla paylaşacak 4 bin 679 kişiye de bu eğitim verildi. Bu esnada sosyal medyada videolarımız var kısa videolarımız, uzun eğitim videolarımız. Uzun eğitim videolarımızın görüntüleme sayısı 1 milyon 168 bin ve bunu da önemsiyoruz. Milyonlarca afişlerimizi illerimize gönderdik. Muhtarlıklarımızdan nüfus müdürlüklerine kadar bir çok yerde vatandaşlarımızın en çok ayak bastığı, hizmet aldığı alanlarda bunları hem farkındalık olsun hem bu eğitim yılına bir katkısı olsun diye sergilemeye ve vatandaşlarımızla buluşturmaya çalışıyoruz. Mobil tırlarımız var ve bular özellikle deprem simülasyon tırlarımız. Sakarya’dan Hatay’a, İstanbul’dan Kocaeli’ne, Mersin’den Tekirdağ’a, Yalova’dan İzmir’e, Bursa’dan Gaziantep’e ve Muğla’ya kadar bu tırları gönderildi ve burada AFAD simülasyon eğitimleri gerçekleştirildi, buna da yaklaşık 19 bin 967 kişi birebir katıldı” ifadelerini kullandı.
2021 yılında Türkiye’nin 81 vilayetindeki tüm illerin afet risklerini belirlediklerinin altını çizen Soylu, sözlerine şöyle devam etti:
“Türkiye’nin her mahallesinde bizim yöneticilerimiz var. İdari yapımızın en önemli yapılardan birisi olan muhtarlarımız var ve şu ana kadar da 18 bin 759 muhtara ve 12 bin 670 azasına birebir eğitimler verildi. Allah razı olsun tensip buyurdunuz geldiniz bu protokol törenine imzalayacağız. Sizin gibi hak iş gibi bu törene hem AFAD la yapılan valiliklerle yapılan bir çok kurum ve kuruluşumuz var. Bunların içinde sivil toplum kuruluşları dernekler var, vakıflar var, özel sektör var ve yaklaşık 14 bakanlığımızla bu protokolü imzaladık ve onlarda kendi çalışanlarıyla birlikte özellikle beyaz yakalılarla da birlikte bu meseleyi ve tüm çalışanlarla bunu sağlayacaklar. Yine 29 tane üniversiteyle buluştuk birçok kurumla diyanet işleri başkanlığından izcilik federasyonunda, Meteoroloji Genel Müdürlüğü’ne, BOTAŞ’a kadar, Türkiye Muhtarlar Konfederasyonu’na kadar, Türkiye Belediyeler Birliğine kadar, Türk Eczacılar Birliği’ne kadar, ASELSAN, HAVELSAN, Halk Bankası’na kadar birçok kuruluşla imzaladık. Dün sabah TESK ile başladık, Memur-Sen, Kamu-Sen, Türk-İş’le beraber bu protokolü yaptık ve yine bunlara aynı şekilde afet eğitim yılı münasebetiyle devam edeceğiz. Bir taraftan bunu gerçekleştirirken, bir taraftan da 2021 yılında bu oluşturduğumuz sinerjiyle 2021 yılında Türkiye’nin 81 vilayetinde tüm illerimizin afet risklerini belirliyoruz. Afet risklerini azaltma programlarını belirliyoruz bunu belirlerken de valilerimizin başkanlığında üniversitelerin moderasyonluğunda tüm kurumlarımızla yani tüm sivil toplum kuruluşlarının meslek kuruluşlarının temsilcilerinin olduğu belediyelerin mahalli idarelerin olduğu tüm işbirliğiyle gerçekleşen bir il risk azaltma planı hepimize yol haritası olacak. Mimarisine çevresine yaşamına bir afetle karşı karşıya kalınan tüm problemlere iyi bir şekilde bunları azaltabilecek bunlara yol haritası olabilecek bir anlayışı da sergiliyoruz. Bu arada Türkiye afet planını güncelliyoruz. Son 2 yıldaki afetlerin tamamında bu planı uyguladık, bazı düzeltmemiz gereken unsurların olduğunu gördük onları düzeltiyoruz. 81 vilayette arkadaşlarımız bu düzeltme unsurlarıyla beraber tekrar gözden geçiriyorlar ve güncelliyorlar. Bütün bunlarla birlikte bunları sağlarken de bunu toplumsallaştırmaya milletimizle beraber bunu yapmaya çalışıyoruz. AFAD’ın bunu da büyük bir gururla söylüyoruz, akreditasyon programları başladı. Sizin de bu konuda önemli bir adım attığınızı ve hem bizi sevindiren hem onurlandıran hem de en önemli noktada bir gayret olarak gördüğümüz arama kurtarma ekipleri olarak Hak-İş'in de önemli bir çalışması var, elini taşın altına koyan bir çalışması var. Huzurunuzda bir kez daha teşekkür ediyoruz.”
“İSTANBUL’DAKİ TOPLANMA ALANLARININ SAYISINI 5 BİN 600’ÜN ÜZERİNE ÇIKARDIK”
İstanbul’da 2 bin 900 olan toplanma alan sayısının 5 bin 600’ün üzerine çıkarıldığını ifade eden Soylu, “Arama kurtarma birimlerinin Akut’tan, Jandarma Arama Kurtarma’dan ANDA’ya, Polis Arama Kurtarma’dan Türkiye İzcilik Federasyonu’na kadar arama kurtarma akreditasyonları gerçekleştiriyoruz. Bunlarla birlikte eğitimden geçiyorlar ve bu arama kurtarma akreditasyonlarını alıyorlar. Bu aynı zamanda koordinasyon sağlıyor. AFAD’ın en önemli görevlerinden bir tanesi yönetimi ve koordinasyonu teşkil etmek. Teknolojik gelişmelerle beraber de AFAD’ımızı buluşturuyoruz. Bu gelişmelerde AFAD’ımızı istifade ettirmeye çalışıyoruz. Deprem olduğu zaman trafik kilit oluyor, iletişim trafiği de kilit oluyor. Oysa bizim deprem öncesi deprem anı ve deprem sonra iyileştirme gibi vazifelerimiz var. Eğer biz bunları deprem öncesi anlatmazsak deprem anında bir kaosla karşı karşıya kalabileceğimiz aşikardır. Onun için 2021 yılında afet eğitim yılını ortaya koymamızın sebebi budur. Bir önceki yılı da afet hazırlık yılı olarak ilan etmiştik. Orada da çok önemli gelişmeler meydana geldi ve esas itibariyle bugün geldiğimi nokta da o afete hazırlık yılında ortaya koyduğumuz süreçlerin bir neticesi olarak görmek gerekir. Afet anında vatandaşlarımızın araçları değil vatandaşlarımızın kendilerinin sakin bir şekilde aynen vidoda görüldüğü gibi oradan çök kapan tutunu yapıp ardından doğal gazı, elektriği, bir takım yanmaya tesir edecek vanaları kapattıktan sonra sakin bir şekilde toplanma alanlarına gitmesi gerekir. Toplanma alanları konusunda çok önemli bir adım attık. Örneğin İstanbul’da 2 bin 900 olan toplanma alan sayısını yaklaşık neredeyse 5 bin 600’ün üzerine kadar getirdik. Bizim toplanma alanlarındaki en öneli kriterimiz 500 metreye kadar olmasıdır. Yani 500 metrelik bir çapın içerisinde sağlanmasıdır İstanbul’da çok az da olsa bunu aştığımız çok doğal olarak eski yerleşim yerinde bu oldu ama kişi başına düşen 1.3’ten metrekareden kişi başına 3.9 metre kareye kadar kaymakamlıklar, belediyeler jandarmamızın şeyinde İl Afet Müdürümüzün yönetiminde ve koordinasyonunda iyi bir noktaya geldi ve bu tüm Türkiye’de aynı ölçekte gidiyor. Burada hep birlikte bir koordinasyonu gerçekleştiriyoruz, çünkü bir afetin ne zaman olacağı konusunda her hangi bir bize söylenmiş tarih yok, bunu erteleyecek bir vaktimiz de yok, bunla birlikte hiçbir tedbiri erteleyecek bir vaktimiz de söz konusu değil. Onun için hem vatandaşlarımızın gereken hem de bizim kurum olarak yapmamız gerekli olan hem bulunduğumuz pozisyonların genel olarak sorumluluğudur” açıklamasında bulundu.
35 üyesinin AFAD tarafından eğitim sertifikasını aldığını belirten Hak-İş Sendikası Genel Başkanı Mahmut Arslan, “Hak-İş olarak biz bütün yönetim kurulumuz dahil bu eğitimi bu üyelerimizin yakınlarının alması konusunda iddialıyız ve bu konuda kararlı bir duruş sergiliyoruz. Bunun içinde çalışmalarımız başlattık biz AFAD’la bir ikili iş birliği neler yapabiliriz, hangi alanlarda iş birliği yaparız konusunda gerçekten ciddi bir çalışma yapmıştık, bir e-proje sunmuştuk. İnşallah o projemiz Aile, Çalışma, Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından kabul edilirse 140 tane arkadaşımızı bu konuda özellikle bu müdahale ekiplerinde yer alacak şekilde eğitimini gerçekleştireceğiz. İki tane de İstanbul ve Ankara’da iki tane tim oluşturacağız. Ben bu tim oluşturma konusu AFAD Başkanımız Mehmet Bey'le konuşurken dedi ki bu tim 15 kişiden oluşmuyor, bunun bir teknik alt yapısı var. Oradaki araç gereçlerin ithal edildiğini görünce baya pahalı bir işmiş. Ama biz bunu yapacağız inşallah. Ankara ve İstanbul’da iki tane ‘Hak-kut’ ekibinin oluşturacağız. Hayalimiz tabii o tür afetler olmaz ama afet durumunda sırtında Hak-İş’in yeleği olan acil kurtarma ekibimizi inşallah bu yıl içerisinde eğer projemiz kabul edilirse bunu gerçekleştirmek istiyoruz. Konfederasyonumuzda oluşturduğumuz bir komitemiz var, daimi komitelerimizden bir tanesi özellikle afet komitemiz çok etkin bir şekilde çalışıyor. Komitemizin öncülüğünde eğiticilerin eğitimi aşamasını tamamladık, yaklaşık 35 arkadaşımız artık eğitici sertifikasını aldılar. Biz kendi üyelerimizi de AFAD’ın verdiği bu sertifika üzerinden kendi arkadaşlarımızı eğitebilecek bir alt yapımızı kurmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.