Sekmen iletişimcilere yeni hükümet sistemi’ni anlattı

Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencilerine Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni anlattı. İletişim Fakültesi’ne konuk olan Başkan Sekmen, medya etiği, iletişim ve gençlik konularında da görüşlerini bildirdi. Başkan Sekmen, “Başta Erzurum olmak üzere değişimi bütün hücrelerinde yaşayan Türkiye’miz 16 Nisan’da referandum için sandık başına gidecek. 16 Nisan’dan sonra başlayacak olan bu değişim hareketiyle, Yeni Türkiye’nin temellerini hep birlikte atacağız. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ülkemiz yeniden uyanışa geçecek. Milli mücadelede olduğu gibi 16 Nisan’da da tarihin en parlak istiklal mücadelesini veren aziz milletimizin idealindeki Güçlü Türkiye’ye ‘Evet’ diyerek ulaşacağız. Daha güçlü, müreffeh, saygın ve demokratik bir Türkiye'ye ulaşmak için, ekonomisi, bilim ve teknolojisi, siyaseti, sosyal ve kültürel politikaları ile Dünya’da örnek alınan bir ülke olmak için 16 Nisan’ı zaferle taçlandırmamız lazım” dedi.
İLETİŞİMİN ÖNEMİ
Başkan Sekmen, gençlerle yaptığı söyleşide, iletişim ve medyanın önemine dikkati çekti. Sekmen, sözlerini şöyle sürdürdü: “İletişim Fakültemiz, modern iletişim söylemlerini, araçlarını ve perspektiflerini kullanan kitle iletişim sektörüne yön veren bir akademik dünyadır. Türkiye’nin ve dünyanın gelişmelerine açık, medya sektörüyle iş birliğinde olan, araştırma ve düşünme yeteneklerine sahip bireyler yetiştiren bu güzel eğitim kurumunda ülkemizin her alanda zirveye ulaştığı bu tarihsel dönemde iletişim aktörleri olan sizleri çok önemsiyoruz. Sizlerin de yakından bildiği gibi köklü bir maziye sahip olan Türk medyası, gelişen ve değişen teknolojinin bütün imkânlarını kullanarak kamuoyunun haber alma hakkını layıkıyla yerine getirmektedir. Osmanlı’da demokratikleşme hareketini başlatan, milli mücadele döneminde halkın sesi olan Anadolu basını, bugün gelinen noktada her geçen gün daha da büyüyen bir medya sektörünü oluşturmaktadır. Türkiye, demokrasimizin garantisi olan özgür ve bağımsız bir medya sektörüne sahiptir.”
“MEDYA BİR ŞEHRİN KALKINMASI VE GELİŞMESİNDE EN ÖNEMLİ GÜÇTÜR”
Yapılan çalışmalarda kentin kültürel mirasının korunduğunu ifade eden Başkan Sekmen, şöyle devam etti: “Medya bir şehrin kalkınmasında ve gelişmesinde en önemli güçtür. Bakınız böylesine güçlü bir medyaya sahip olan şehrimizde 3 yıldır önemli çalışmalara imza attık ve atmaya da devam ediyoruz. Kent tarihinin gün yüzüne çıkması amacıyla büyük bir titizlikle yürüttüğümüz çalışmalar sürüyor. Medeniyetlere ev sahipliği yapan şehrimizin beton ve taşlar ardında kalan kültür mirasını ortaya çıkarmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Bu çalışmanın sonunda Erzurum, gelişen kentler, kültür kentleri, yeşil kentler ve paylaşan kentler gibi modern şehir akımları arasında yerini alacaktır. Erzurum’da doğal ve kültürel mirasın korunması, yaşatılması ve sürekliliğin sağlanması adına kültür ve tarihin günümüze bıraktığı değerleri koruyup, yarınlarımıza güvenle bırakacağımızı ifade etmek isterim.”
GENÇLERE ÖNEMLİ TAVSİYELER
Başkan Mehmet Sekmen, İletişim Fakültesi öğrencilerine hitaben gençlere şu tavsiyede bulundu: “Yeni Türkiye'nin iletişimcileri, gazetecileri, sanatçıları, yönetmenleri sizler olacaksınız. Üretken, yenilikçi, dinamik, yüksek ideal ve ufuklara sahip olmanızın temel yolu okumaktan geçiyor. Tıpkı sizler gibi biz de bu sıralardan geçerken ideolokya dünyamızda farklı hedef ve öngörülerimiz vardı. Bizler de sizler gibi Üstad Necip Fazıl’ın ifade ettiği gibi ‘Bütün insanlığa model teşkil edecek bir gençlik nasıl olur, bu ideale nasıl ulaşabiliriz?’ diye hayal ediyorduk. Hamd olsun şimdi sizlere baktıkça Yeni Türkiye'nin inşasında, milli ve manevi meselelerde fikir beyan eden, toplumsal ruha önder olabilecek Yeni Akif`leri, Yeni Nene hatunları, Yeni Asımları görüyorum. Vatan ve millet sevgisiyle yoğrulmuş, egemenliği kayıtsız ve şartsız milletin iradesiyle vücut bulan, İslam'ın bayraktarı bu mübarek topraklara olan vefa borcumuzu, okuyup ülkemize hizmet ederek ödemeliyiz. Üstad Necip Fazıl Kısakürek gençliği şöyle tasvir ediyor: ‘Dininin, dilinin, beyninin, ilminin davacısı bir gençlik... Halka değil Hakk'a inanan, meclisinin duvarında Hâkimiyet hakkındır düsturuna hasret çeken, gerçek adaleti bu inanışta ve halis hürriyeti hakka kölelikte bulan bir gençlik...’ Eminim ki bu şuura sahip bu gençlikle evelallah ülkemizin sırtı yere gelmeyecektir.”