Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Kavukcu, sağlık çalışanlarına yapılan şiddeti eleştirdiği yeni bir performans gerçekleştirdi. Kavukcu, kar, fırtına altında şiddete tepki gösterdi.
Prof. Dr. Mehmet Kavukcu “Şiddeti Düşünmek 10: Sağlık Çalışanları” adlı performansını kar ve fırtına altında gerçekleştirdi. Daha önceden üniversitesinin kampüs alanında yapmış olduğu duvar resmi önünde yoğun kar yağışı, fırtına ve şiddetli soğuğun altında gerçekleştirdiği performansında Kavukcu, sağlık çalışanlarını bir doktor önlüğü giyerek ve steteskop takarak temsil etmişti. Arkada bulunan pandemi döneminde bizzat kedisinin yaptığı stilize edilmiş virüs görseli içeren duvar resmi önünde bir siper gibi duran Kavukcu, performansı sırasında atılan kartoplarına karşı gelmekte adeta onlarla savaşmakta. Kavukcu, üzerine atılan kartopları ile linç kültüründe var olan taşlama geleneğini akıllara getirmek isteyerek buradan çıkışla sağlık çalışanlarına yapılan saldırıları görselleştirerek onu kınamakta.
Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Kavukcu gerçekleştirdiği performansla ilgili şöyle konuştu:“Son yıllarda daha sık biçimde karşılaştığımız sağlık çalışanlarına karşı şiddet haberleri üzerinde düşünülmesi, çözüme yönelik etkili ve acil adımlar atılması gereken bir seviyeye ulaştı. Sağlık çalışanlarının mesleklerinin zorluğuna rağmen toplum sağlığından ve mücadeleden vazgeçmeyen tavırları, içinde bulunduğumuz salgın hastalık ve pandemi çağında deneyimlediğimiz gibi her zamankinden daha hayati bir öneme sahiptir.
Bir hastane çoğunlukla olumsuz duyguları, anıları hatırlatan ve hissettiren bir yerdir. Bir hastane umut aşılayabileceği gibi umutların yok olduğu bir yere de dönüşebilir. Bir hastanede yeni bir hayat başlayabilir ama beklenmedik bir anda, her türlü çabaya rağmen çok sevilen bir can hayattan kopabilir. Hastane çalışanları günlük yaşamlarını bu durumlar içinde daha fazla canı hayatta tutmaya çabalayarak geçirirler. Bu çabanın içinde psikolojik ve fiziksel şiddetle karşı karşıya kalmaları bu insanların haksızlık ve sahipsizlik duyguları içinde mesleklerine olan inanç ve bağlılıklarını zedelemektedir muhakkak.
Hayatın içinde yüz yüze geldiğimiz her türlü şiddete karşı göndermeleri enstalasyon ve performanslarla dikkat çekmeye çalışıyorum. Şiddeti Düşünmek 10: Sağlık Çalışanları başlıklı son performansımda sağlık çalışanlarının, bir yandan hayat ve ölüm arasında, hayatın galip gelmesi için sürekli çabaladıkları mesleklerini yaparken, diğer yandan mücadele etmek zorunda kaldıkları şiddet olaylarına gönderme yaptım.”
Yakın zamanda babasını kaybettiğini, bu kaybın hemen ardından ortaya çıkan annesinin rahatsızlığı sebebiyle bir süredir hastanede yaşamak durumunda kaldığını kaydeden Kavukcu, “Bu dönemde hastane ortamını, hastane çalışanlarının karşı karşıya kaldıkları olayları gözlemledim ve bu performans ile doğru orantılı, uygun bir durum olduğunu yeniden gözlemlediğim için bu performansı sunmaya karar verdim. Sağlık çalışanlarının içinde bulunduğu ortamı sıklıkla kullandığım bir alegori olarak doğanın zorlu şartları ile ilişkilendirdim. Gergin, tehlikeye açık, kırılgan yüz ifadesi ve üzerime fırlatılan karlar, kendi kişisel hayatımdaki kayıplar ve hastalıklar ile mücadele kadar bir sağlık çalışanının şiddetle karşı karşıya kaldığı anı ve bu şiddeti doğuran cehaletle mücadelesini de hatırlatır niteliktedir.” dedi.