Polat'dan 'Entellektüel Sermaye' vurgusu

Erzurum Büyükşehir Belediyesi ile kısa adı GYODER olan Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği’nin işbirliğinde düzenlenen “Gelişen Kentler Zirvesi”nde Erzurum’un potansiyeli ve geleceği tartışıldı.
Nene Hatun Kültür Merkezi’nde düzenlenen zirvenin ikinci oturumunda Sabah Gazetesi Köşe Yazarı Şeref Oğuz’un moderatörlüğünü yaptığı programda, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Polat Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Polat ile Erzurum Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Selami Keskin, kent üzerine yaptıkları tespitleri akademisyenler ve iş dünyasının patronlarına anlattı.
Moderatör Oğuz, şunları kaydetti: “Dünya’da bir milyon yerleşke var. Mezralar dahil. 19 bin tane turizm destinasyonu var. Başlıca yüz yıldan yaşlı bin kent, başlıca bin yıldan yaşlı yüz kent. Başlıca bin yıldan yaşlı yüzkent. Erzurum’da bunların arasında. Fakat önemi başka bir yerden geliyor. Tarihe bakıyorsun bir ülke niye uzun süre vizyonda kalıyor ya da niye bugün pek çok kent yok. Baktığın da kalıcı olabilmek için üç temel sağlayacak üzerine oturması gerekiyor. Bunlardan birisini çektiğinde o kent tarih sahnesinden siliniyor. Bu üç dinamikten bir tanesi tarihi ve kültürel mirastır. Birisi de doğal kaynaklardır. Üçüncü bir faktör var, bir kentin tarih sahnesinde yükselmesini ve alçalmasını sağlayan yerel kaynaklardır. Eğer bir kentin tarihi kültürel mirası olsa yerel yönetim olmazsa aşağıya doğru gidiyor. Türkiye’de 81 vilayet var. Bazı kentlerin zihni yukarı, bazı kentlerin zihni aşağıya doğrudur. Erzurum’da kafasını yukarı diken bir şehirdir.”
“Günümüzde şehirler artık birbirleriyle yarışıyor”
Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen de, günümüzde artık şehirlerin birbirleriyle yarıştığını söyledi.
Başkan Sekmen, “Şunu ifade edeyim ki bugün kalkınmada artık devletler birbirleriyle yarışmıyor, şehirler birbirleriyle yarışıyor. Bunun için artık kalkınmanın mutlaka yerelden olması gerektiği üzerinde uzun bir süredir çalışma yürütüyoruz” dedi.
Başkan Sekmen, şu değerlendirmeyi yaptı: “Şehirler günümüzde mutlaka imkânlarını ortaya çıkarmalı ve gerekli gayreti göstermeliler. Eğer modern dünyada arzu edilen kalkınmayı ortaya koyamazsanız orada bir kalkınma söz konusu olamaz. Bakınız son on beş yılda bütün ülkede olduğu gibi Erzurum’da otoban gibi yollar yapıldı. Yol olmayan yerlere yatırımcı getirmeniz mümkün değildir. Doğalgaz bu şehre daha 5-6 sene evvel gelmiş daha yeni yeni şehirde kullanılır hale gelmiştir. Ulaşım vasıtaları uçak vesaire birkaç sene evvel gelişmiş. Yine girişimci eksikliği var, üretim burada yapılmıyor, başka yerlerden getiriliyor. Şimdi 200 yatırımcımız sıra bekliyor. Biz yatırımcıya her türlü imkânı sunduk. Yine kentin yaşanabilir olması lazım mesela burası bir kış şehri Burada kışın kaldığınız zaman ısıtma çok pahalı. Soğukluk sadece bizim şehrimize mahsus olan bir şey değil ama diğer kış ülkelerinde ısıtmayı nasıl yapmışlar mesela Rusya? Isıtmayı merkez ısıtma ile yapmışlar. Kimisi doğalgaz kimisi kömür kimisi de enerjiyi buhara dönüştürerek ısıyı şehre vermiş. Şuanda Erzurum’da bir vatandaş en az altı yedi ay doğalgazı kullanmak zorunda. Fatura 400 lira ile 1000 lira arasında değişiyor. İşte biz de şehrimizi yaşanabilir bir kent yapmak için gece gündüz demeden çalışıyoruz.”
“Başkan Sekmen ile birlikte şehir güzelleşmeye başladı”
Polat Holding Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Polat da, kentin Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen ile birlikte güzelleştiğini ifade etti. İşadamı Polat, şöyle konuştu: “Bundan uzun yıllar kentteki entelektüel sermaye buradan uzaklaşmıştır. Uzun yıllar bu böyle gitmiştir. Tabi ki 1970’lerden sonra Erzurum gündeme gelmeye başladı. Ben de 1940’lardan sonra buradan göç eden ailelerden biriyim. 74 yaşındayım. Daha sonraki zamanlarda şehri ziyaretlerimde buradaki kış turizminin var olduğunu özellikle kayakçı olarak da görünce buralarda bir şey yapma ihtiyacını duydum. Buradaki yerel yönetimler de bu konuda bizi teşvik etti. Biz de yaklaşık 20 yıl önce bir otel yatırımı yaptık. O günkü yatırımımız Doğu Anadolu Bölgesi’nin en büyük yatırımıydı. Otel yatırımıyla beraber turizmin hareket kazanması sadece ekonomik değil tanıtım olarak da Türkiye ve Erzurum’u tanıtmaya başladı. O dönemlerde bir de Erzurumspor’un Birinci Lig’de olması gündeme Erzurum’u taşıdı ve kent bilinen bir şehir olmaya başladı. Özellikle şuan ki Belediyemiz döneminde Mehmet Sekmen Başkanımız döneminde çok iyi değişiklikler oldu. Bunu sürekli gözlemlemeye başladık, şehir en azından görsel olarak da güzelleşmeye başladı. Bundan 15 sene önce bu şehre haftada 1 tane uçak olabiliyordu. Ve burada sanayinin gelişmesi için nakliye sorunu vardı. Neyse ki şuanda yapılan tünelle denize ulaşılması ve deniz ürünlerini de satma imkânı doğmaya başlaması Erzurum için büyük bir şanstır. Erzurum’dan giden işadamlarının biraz bu tarafa getirilmesi lazım.”
Polat Holding Yönetim Kurulu Başkanı Polat, konuşmasında kentsel dönüşüme vurgu yaptı. Polat, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’deki özel sektörün yapmış olduğu ilk büyük kentsel dönüşümü biz yapıyoruz Polat Grubu olarak. Burada kanun yapıcılar kentsel dönüşüm yaparken düşünebildikleri her şeyi düşünmüşler. Kanun ve yönetmelikler o kadar iyi oldu ki çok hızlı çalışıyoruz. Türkiye’deki binaların yarısının yıkılarak yenisinin yapılması lazım. Erzurum’dan Pasifik Okyanusu’na kadar ciddi hareketlenmeler var. Biz o fay hattının tam ortasındayız. Kentsel dönüşüm bu noktada çok önemli. Kentsel Dönüşüm Yasası da çok doğru bir yasa. Ama özel girişimcilerin yetersiz kaldığı devrelerde muhakkak Devletin devreye girip birçok gecekonduyu yapıp orada oturanlara uygun bir paraya vermesi lazım Başka türlü yapılamaz. Erzurum’da bugün 700 bin nüfustan bahsediyoruz. Şehri gezdiğimizde de binaların yüzde atmış yetmişinin yenilenmesi lazım. Bunu yatırımcıya verirsek yatırımcının birtakım beklentileri olacaktır. Dolayısıyla Devletin bu konuda başka bir model bulması lazım.”
“Şehri yeni imar planlarıyla yeniden inşa ettik”
Erzurum Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Selami Keskin de, kentte devam eden kentsel dönüşüm çalışmaları ve projeler hakkında bilgiler verdi. Genel Sekreter Yardımcısı Keskin, şunları kaydetti: “Şehirde hizmet ederken kentsel dönüşüm olgusu ele alındığında sistem sizi bir daralmaya götürüyor. Hem emsaller yönünden, hem değerler yönünden, hem de piyasadaki satışlar yönünden Bunun için Büyükşehir Belediyesi 8.5 milyon metrekarelik bir alanda önce kentsel dönüşüm ve imar planlarını oluşturmak istedik ve bunu tamamladık. Arkasından da bunu teker teker imar planlarına aktarmaya başladık. 1.5 milyon metrekarelik bir alanda çalışmalar başladı. Bugünkü kentsel dönüşüm alanında 20 bin dairenin üzerinde projelendirme ve hazırlık safhası sürüyor. Bunun üç bin tanesi yavaş yavaş hayata geçiyor. 26 bölgede kentsel dönüşüm organizasyonu yapılırken şuanda altı ya da yedi bölgede kentsel dönüşüm başladı ve bazılarında da bitmiş noktada. Bunun en önemli etkenleri de sizin piyasaya sunmuş daireleri buradaki yaşayan insanlara aynı mahalle kültürünü oluşturarak mahallelerini bozmadan, insanları oturduğu yerden taşımadan, orada o insanlara evlerini vermektir. Tabi burada arsa metrekare fiyatları çok yüksek değil. Büyükşehir Belediyesi’nin yapmış olduğu tedbir fiyatlarıyla daire fiyatları geriye geliyor. Bu şekilde şehirdeki kentsel dönüşüm başlığı altında özellikle Büyükşehir Belediyesi, organizasyonun ilk başında Başkanımızla birlikte bakarken dedik ki buraya ilk önce yatırımcının gelmesi gerekiyor. Baktık ki planlarının iyi hazırlanması lazım. Harika bir karar aldık bunu burada hatırlatmak istiyorum. Belediye Başkanımızın seçim arifesinde beş yıllık planlarla ilgili hazırlık yapılırken müdahalesi oldu ve göreve gelir gelmez beş yıllık planlarla ilgili şehrin yeni imar alanlarının açılmasını engelledi. Ve dedik ki kentsel dönüşüm için yeni alanları imara açmayacağız. Ve bu kararla birlikte şehrin merkezinde çok ciddi bir dönüşüm kendinden başlamış oldu. Ama bizim de tetiklememiz gerekiyordu. Arkasından da arazi yönetimi, arsa yönetimi arkasından da konut yapıcıları, üreticileri konusunda biz öncelik oluşturduk. Şehrin dinamiklerini kullanmak istedik. Şuanda şantiyelerin bir tanesinde bin kişi çalışıyor tamamı yerli tamamı Erzurumlu.”

Erzurum Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Selami Keskin, Ejder3200 markasıyla Palandöken Kayak Merkezi’nin bir Dünya markası olduğunu belirtti. Keskin, şöyle devam etti: “Yüce Allah nasip etti, 60 günde 60 proje yaptık. Ve devamında geçen sene 20 bin kart satışı gerçekleştirilmişti. Bu projelerle şu anda 110 bin kart satışı gerçekleştirildi. 80 bin kartlı geçiş vardı, yine bu projeler gerçekleştirildikten sonra 660 bin geçiş oldu 2016-2017 sezonunda. Yüksek İrtifa Kamp Merkezi sayesinde yazın da otellerimiz dolmaya başladı. Yaz aktivitelerini de kattığımızda EJDER3200 markasıyla Palandöken, uluslararası destinasyonda çok önemli bir yere geldi. Yine bu sene de ilave olarak 14 kilometre kesintisiz piste toplamda 70 kilometreyi bulan toplam pistlerle Palandöken, en iyi kar kalitesiyle 320 adet suni karlama ile Türkiye’nin gözbebeği oldu. Bunların hepsi Erzurum’un potansiyelini geliştirmek adına yapıldı. Ama bunun yanında tarım var, hayvancılık var, organik tarım var. Bunun yanında serbest bölge organizasyonu artık burada birbirini tetikleyen duruma geldi. Bizim pistlerimizin toplam kapasitesi 54 bin kişilik. Fakat bir gerçek var bizim toplamda otel kapasitemiz 2 bin 500 dağda. Toplamda da şehirde 6 bini buluyoruz. Dolayısıyla bizim dağda ve şehirdeki yatırımların bize dönüşü çok daha güzel olacak. Son olarak Orta Doğu’nun en büyük fuar merkezini şehrimize inşa ettik. Burada 20 bin metrekarelik bir alanda her türlü fuar organizasyonu yapılabilir. Ve Allah nasip etti tarım fuarıyla başladı, şimdi bir tekstil fuarı talebi var. Nasip olursa 1 Mayıs’ta uluslararası bir kış turizm fuarı planlıyoruz.”