Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, öğrencilerin eğitim aldıkları kentlerde turist konumunda değil üreten bir konumda olması gerektiğini ifade ederek, “Öğrencilerimiz bölgenin veya şehrin turisti olmamak zorundadır. Bu bölgenin bir parçası haline getirilmek zorundadır. Bu bölgenin üretken parçası olmak durumundadır. Bu da ancak öğrenci projeleri ile gerçekleştirilebilecek bir misyondur” dedi.
Erzurum’da 17 üniversitenin katılımıyla Doğu Anadolu Projesi Üniversiteler Birliği (ÜNİDAP) 5. Dönem Toplantısı, Atatürk Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleşti. Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’ın da katılım sağladığı toplantıya 17 üniversitenin rektörleri katıldı. Toplantıda Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, 17 üniversite adına bir sunum gerçekleştirdi.
Toplantıda konuşan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, üniversitelerden bölge insanının kalkınması adına yenilikçi projeler beklediklerini ifade ederek, “Üniversitelerimizden ciddi bir inovasyon beklenmektedir. Bölge insanı, kültür yapısı, eğitim, alt kademeleri ve aile yapısı üzerinde çalışmak üzere üniversitelerimizin bölge insanının kalkınmasına yönelik çok farklı modeller geliştirmesi gerektiğine inanıyoruz” dedi.
Özvar, öğrencilerin eğitim aldıkları kentlerde turist konumunda değil üreten konumunda olması gerektiğini vurgulayarak, “İşletmelerin ve yerel toplulukların ihtiyaçlarına göre belirlenen öğrenci projeleri ile bölgedeki öğrencilerin üretkenliklerini arttırmak hedefindeyiz. Yani burada okuyan öğrencilerimiz bölgenin veya şehrin turisti olmamak zorundadır. Bu bölgenin bir parçası haline getirilmek zorundadır. Bu bölgenin üretken parçası olmak durumundadır. Buda ancak öğrenci projeleri ile gerçekleştirilebilecek bir misyondur.” şeklinde konuştu.
YÖK Başkanı Özvar, üniversitelerin bölgenin ihtiyaçları ve sahip oldukları potansiyeli uyumlandırma yolunda önemli başarılara imza atmaya başladıklarını belirterek, “İllerimizin tanıtımında öğrencilerimizin oynayacağı rol çok önemlidir. Öğrencilerimizi şehrin üreteceği katma değere daha fazla iştirak etmesi gerektiğini düşünüyoruz. Her ile bir üniversite kurulması, Teknokent’lerin yaygınlaşması, teknoloji transfer ofislerinin kurulması, kalkınma ajanslarının kurulması ve Ar-Ge fon kaynaklarının çeşitlenerek artması gelişmelerin göze çarpan uygulamalarının sadece birkaçıdır. Bu enstrümanlar ve ara yüzler sayesinde üniversitelerimiz bulundukları bölgenin ihtiyaçları ve sahip oldukları potansiyeli uyumlandırma yolunda önemli başarılara imza atmaya başlamışlardır” açıklamasında bulundu.