Doğu Anadolu Bölgesi'nde toplumsal barışı sağlayan, insanlara maddi ve manevi yönden destek olan, kendisinde olmadığı halde zenginden alıp fakire veren yardımseverler, bölgenin adeta "iyilik", "barış" ve"yardım" meleği haline geldi.
ERZURUM
Erzurum'da böbrek hastası olan eşini kaybettikten sonra kendini insanlara yardım için adayan Türkiye İşçi Emeklileri Derneği Erzurum Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Aysel Tanhus, 19 yıl önce eşinin ölümünün ardından özellikle hastaların, yardıma muhtaç insanların umudu haline geldi.
Eşinin sağlığına kavuşması için yaklaşık 3 yıl hastanelerde mücadele ettiğini ifade eden Tanhus, "Eşim böbrek hastasıydı. Bütün mücadelemize rağmen onu kaybettik. Hastane ortamında yoksulluğun, hastalığın ve ümitsizliğin ne demek olduğunu o zaman daha iyi kavradım. O günden sonra hastalara, kimsesizlere ve yardıma muhtaç kişilere yardım etmeye karar verdim" dedi.
Yeşil kart almak isteyen vatandaşlardan, yoksul olup da imkanı olmadığı için tedavi olayanlara kadar birçok konuda insanlara yardımcı olduğunu anlatan Tanhus, ilk yardım yapmaya engelli bir gence tekerlekli sandalye temin ederek başladığını belirtti.
Engelli gencin mutluluğunun kendisini daha çok yardım yapmaya teşvik ettiğini vurgulayan Tanhus, şunları kaydetti:
"Yardımlaşma duygusu toplumsal olumsuzlukları azaltıyor. Maddi durumunuz yardım için yeterli olmadığı dönemlerde bile insanlara yardım yapabilirsiniz. Örneğin, zengin insanlarla yoksullar arasında bir köprü kurabilirsiniz veya fahri çalışmayı esas alan kurumlarda çalışarak topluma hizmet edebilirsiniz. Önemli olan yardıma muhtaç insanlar için bir şeyler yapmayı istemektir. Ben de
'zenginden alıp fakire vermek' için bu yola çıktım. "
Böbrek Vakfında da altı yıl çalıştığını anımsatan Tanhus, hastanelerin hasta hakları birimlerinde de görev alarak insanlara yardımcı olduğunu söyledi.
Kimsesiz hastalara hastanelerde refakat ettiğini de belirten Tanhus, şöyle konuştu:
"Kimsesi olmayan yaşlı bir teyzenin yanında hastanede refakatçi oldum. 20 gün yanında kaldım ve hastaneden çıkacağı gün vefat etmesi beni çok üzdü. Yine 19 yaşında Oktay Bazu adında böbrek hastası bir genç vardı. Ailesi uygun böbreği bulmak için tüm imkanları seferber etti. Uğraşlarım sonucu böbreği bulduk. Ama Oktay, böbreği bulduğumuz gün vefat etti. Tanık olduğum böyle hikayeler beni bu faaliyetlere daha da çok bağlıyor "
BİNGÖL-
Bingöl'de emekli öğretmen Semiramis Karaarslan, kentte oksijen makinesine bağlı olarak yaşamlarını sürdüren silikozis ve kanser hastalarının yaşamlarını rahat bir şekilde sürdürebilmeleri için mücadele ediyor.
Kentte özellikle yardıma muhtaç ve hasta insanlara yaptığı yardımlarla tanınan Karaarslan, Bingöl'de, Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezi'nin(KETEM) kurulmasına öncülük etti.
IĞDIR
Iğdır'da dargınları barıştıran, maddi durumu iyi olmayanlara destek olan, anlamlı günlerde birlerce vatandaşa yemek veren emekli muhtar Asker Çeçen, şehrin sevilen simaları arasında yer aldı.
Kent merkezindeki Söğütlü Mahallesi'nde 20 yıl muhtarlık yapan Çeçen, görev yaptığı süre içerisinde vatandaşlardan mühür ya da evrak parası almadığını söyledi.
Bir dönem Muhtarlar Derneğinin Başkanlığını da yürüten Çeçen, kentte yaşanan olaylarda insanları bir araya getirerek sorunları çözmeye çalıştığını ifade etti.