Muş’ta, 2014 yılında oğlunu bilgisayar mühendisliği okuması için üniversiteye gönderen Halit Altun, 8 yıldır haber alamadığı evladına seslenerek, “Kardeşlerinin başına şemsiye olacaksın dedim ama bilmiyordum gidip Amerika’ya, o şerefsizlere (PKK) askerlik yapacaksın” dedi.
Muş’ta çocuklarının terör örgütü PKK tarafından kandırılarak dağa kaçırılmasından HDP’yi sorumlu tutan anneler, soğuk havaya rağmen eylemlerine devam etti. HDP önünde evlatlarına kavuşacakları günü umutla bekleyen anneler, 85. haftada da evlatları için eylem yaptı. Parti binası önüne gelerek HDP ve PKK'dan çocuklarını isteyen anneler, HDP ve PKK'yı lanetledi. Evlatlarına geri dönmeleri için çağrıda bulunan anneler, "Yavrumu verin bana", "Anneler direniyor", "Artık yeter, bırakın evlatlarımızı" ve "Artık yeter, yakamızdan düşün" yazılı dövizler açtı. Evlatlarına teslim olmaları çağrısında bulunan aileler, kararlı bekleyişlerini sürdürüyor.
“Çocuğumu HDP’den istiyorum”
6 yıldır oğlunun kayıp olduğunu ve bir haber alamadığını ifade eden anne Şahinaz Özcan, “Oğlum var mı, yok mu bilmiyorum. Çocuğumu HDP’den istiyorum. HDP çocuğumun nerde olduğunu biliyor. 3 yıldır Muş ve Diyarbakır HDP önündeyiz. Niye bir gün HDP gelip sormuyor ‘siz ne için buradasınız?’ diye. Çocuklarımız için buradayız. Çocuğumu almayana kadar burayı terk etmeyeceğim. Soğuk olsun, kış olsun, ne olursa olsun yine burada olacağım. Bir çocuk dağda kalsa dahi yine buradayız. Atilla sesimi duyuyorsan gel devlete teslim ol. Sen şimdi neredesin? Burada olsan senden haberimiz olacaktı ama şimdi neredesin, var mısın, yok musun haberimiz yok” dedi.
“20 yılda olsa HDP’nin önünde nöbet tutacağız”
2014 yılında oğlunu Malatya İnönü Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümünde okuması için gönderdiğini ve 8 yıldır çocuğunu göremediğini anlatan baba Halit Altun da, “8 gün demiyorum, 8 yıldır çocuğum yok. 8 yıldır bu hasreti çekiyoruz. 20 yılda olsa HDP’nin önünde nöbet tutacağız. HDP sanmasın ki biz buradan kolay kolay çekip gideceğiz, sonuna kadar devam edeceğiz. Çocuklarımızı HDP’den istiyoruz, onlardan başka istediğimiz bir şey yok. Çocuklarımızı kandırıp götürdüler. Okullardan 14-15-16 yaşlarındaki çocukları alıp götürüp PKK’ya teslim ettiler. Kendi çocuklarını götürüp PKK’ya teslim etsinler! Bizim çocuklarımızı geri göndersinler. Yazık, günahız biz. Aylardır kar, kış, yaz demeden hep bu yollardayız. Gitmediğimiz, gezmediğimiz yer kalmadı. Elimizde olan birkaç kuruş parayı da bu yollar da yedik bitirdik. Çocuklarımıza varamadık. Çocuklarımızı bizden sakladılar, bize göstermediler” ifadelerini kullandı.
“Kardeşlerinin başlarına şemsiye olacaksın dedim ama bilmiyordum gidip Amerika’ya, o şerefsizlere (PKK) askerlik yapacaksın”
Yıllardır evladı yüzünden acı çektiğini vurgulayan baba Halit Altun, “Yeter bu acıyı çektik. Artık bittik, ayakta duracak halimiz kalmadı. Hep dertliyiz, hep kederliyiz, hep sıkıntılıyız. Sizi kandırıyorlar, taşların arasında, derelerin içinde, suların içinde süründürüp götürüyorlar. Sizi yanlış bir yola sokmuşlar. Gel devletine, askerine teslim ol. Devlet hepimizin devletidir. Ben şu an Türk bayrağının altında yaşıyorum. Senin orada ne işin var oğlum? Seni okul okumaya gönderdim, git insan ol dedim. Bilgisayar Mühendisi oldun. Kardeşlerinin başlarına şemsiye olacaksın dedim ama bilmiyordum gidip Amerika’ya, o şerefsizlere (PKK) askerlik yapacaksın. Bunu bilmiş olsaydım ya o an için kendi kafama bir mermi sıkacaktım seni görmemek için, ya da senin kafana bir mermi sıkacaktım seni görmemek için” diye konuştu.
“Çocuklarımızı okuldan aldılar, PKK’ya verdiler”
Oğlu Atilla Özcan için HDP önünde nöbetini sürdürdüğünü kaydeden baba Şemsettin Özcan ise şöyle konuştu: “Biz gelip çocuklarımızı HDP’den istiyoruz. HDP bizi kandırıp diyordu ki ‘gelin bize katılın bu Kürt davasıdır’ diye. Bu Kürt davası değil, bu Amerika davasıdır. Kürt davası olsaydı HDP bizim yanımıza gelip destek verirdi. Bunlar bizim çocuklarımızı okuldan aldılar, PKK’ya verdiler. Bunların ne hakkı var? Kürtleri hep kandırdılar. Kürtlere darbe vuruyorlar. Çocuklara sesleniyorum: bizi duyuyorsanız hemen gelin askere, polise teslim olun. 6 senedir çocuğumun derdini çekiyorum. 3 senedir Diyarbakır ve Muş’ta HDP önündeyim. Sonuna kadar da HDP’nin önünden çekilmeyeceğim.”