Lokman Hekim Sincan Hastanesi diyetisyenlerinden Merve Demir, araştırmalara göre kahvaltı yapan çocukların sınıf içi başarılarının daha yüksek, hastalığa yakalanma risklerinin ise daha az olduğunu söyledi. Demir, beslenme çantasının dikkatli bir şekilde hazırlanması konusunda velileri uyardı.
Okul öncesi ve okul döneminde çocukların büyüme ve gelişmelerinin hızlı bir şekilde devam ettiğini belirten Diyetisyen Merve Demir, kısa zaman aralıklarında boy ve kilolarında fark edilir değişiklikler gözlendiğini hatırlattı. Her çocuğun beslenme programının kendi yaş, boy ve kilosuna göre sağlıklı büyüme ve gelişmesini sağlayacak diyet listeleri şeklinde olması gerektiğini ifade eden Demir, "Kahvaltı uzun süren bir gece açlığının ardından biten enerjinin tekrar alınabilmesi için en önemli öğündür. Okul hayatının başlaması ile birlikte sabah çocukların erken kalkması kahvaltı öğününü atlamalarına sebep olabiliyor. Yapılan birçok araştırma, okula kahvaltı ederek giden çocukların başarısının kahvaltı etmeyenlere oranla çok daha yüksek olduğunu gösteriyor. Araştırmalara göre kahvaltı yapan çocukların sınıf içi başarıları daha yüksek, hastalığa yakalanma riskleri daha az. Diğer yapılan araştırmalar ise kahvaltı yapmayan çocuklarda obezite görülme sıklığının fazla olduğunu gösteriyor. 9 yıl boyunca takip edilen bir araştırmada kahvaltı yapan çocukların günlük kalsiyum ve lif alımlarının daha fazla olduğu bildirilmiştir. Kahvaltının yapılması kadar dengeli bir içeriğe sahip olması da önemlidir. Süt, yumurta, peynir gibi proteinden zengin besinler tükettirilerek hem büyüme ve gelişmeleri desteklenmeli, hem de tokluk hissi sağlanmalıdır’’ ifadesini kullandı.
BESLENME ÇANTASINDA NELER OLMALI?
Diyetisyen Merve Demir, okul çağı çocukların sağlıklı beslenmesine ilişkin şu bilgileri verdi:
"Okul çağı, çocukların en fazla hareketli olduğu dönemdir. Bu yüzden enerji ihtiyaçları iyi karşılanmalıdır. Bu devrede temel enerji kaynaklarımızdan olan karbonhidratlar devreye girer. Ancak karbonhidrat seçimi de oldukça önemlidir. Glikoz beynin yakıt ihtiyacını sağlayan ve kan şekerini dengeleyen temel besin öğelerimizden olduğu kadar, şekerli ve rafine olanları diş çürümelerine, şişmanlığa neden olduğu gibi, obezite ile birlikte ileriki yaşlarda şeker hastalığı (diyabet), kan yağlarında yükselme (hiperlipidemi), yüksek tansiyon (hipertansiyon) ve kalp gibi kronik hastalıklara zemin hazırlar. Tüm bu sebeplerden dolayı beslenme çantasının içeriği dikkatli bir şekilde hazırlanmalı. Peynirli, ızgara tavuk veya köfteli, bol yeşillikli tam buğday ekmeklerine sandviç hazırlanıp, yanına süt veya ayran konulabilir.”
KANTİN ALIŞVERİŞLERİ SINIRLANDIRILMALI
Araştırmalara göre ara öğün yapan çocukların daha az abur cubur tükettiğini belirten Demir, “Çocukları aralarda kantinlerde satılan yağlı, tuzlu ve şekerli besinlere yönlendirmemek adına beslenme çantalarına mutlaka küçük ara öğünler koymalısınız. Evde yapılmış meyveli kek, peynirli poğaça veya yağlı tohumlarla yapılmış kurabiye, taze ve kuru meyveler, ceviz-fındık-badem gibi atıştırmalıklar ara öğün alternatifleri için sunulabilir. Kantinlerde satılan ve masum görünen içeceklere de dikkat. Hazır meyve suları, gazlı içecekler hem içerisindeki katkı maddelerinden dolayı kanserojendir hem de yüksek ve boş kalori sağlayarak obeziteyi tetikler. Bu yüzden ara öğünlerinde çocuklar kantinden ayran, süt ve varsa taze meyve suları almaya yönlendirilmelidir” diye konuştu.
BESLENME ÇANTASINA MUTLAKA SU KOYUN
Çocukların okula giderken yanlarına mutlaka su verilmesi ve böylece su içme alışkanlığı kazandırılması gerektiğini vurgulayan Demir, şunları söyledi:
“Yeterli ve dengeli beslenmek için çocukların dört besin grubundan da tüketmesi gerekir. Eğer bir öğünde sebze tüketiyorsa diğer öğünde mutlaka et, tavuk veya balıktan biri tüketilmelidir. Okul çağı çocuklarının 1 günde 2-3 bardak süt veya yoğurt, 4-5 porsiyon sebze-meyve, 1-2 dilim peynir, haftada 3-4 yumurta, 2 porsiyon et-tavuk, haftada en az 2 kez balık ve kurubaklagil tüketmeleri sağlanmalı. İştahsızlık, yemek seçmek ve az miktarda yemek tüketmek okul çağı çocukları arasında sık görülen bir problemdir. Bu dönemde çocuklarınıza karşı ısrarcı olmayın, yemek konusunda inatlaşmayın ve bir başka çocukla kıyaslamayın. Çocukların yemeklerinin miktarlarından çok içerikleri önemlidir. Sağlıklı beslenme alışkanlığı, çocuklara okul ve sosyal hayatta zindelik, başarı getirmektedir. Ancak alışkanlıkların değişmesinin zaman aldığı unutulmamalıdır.’’