TBMM Başkanlığı himayesinde Türkiye Azerbaycan Dostluk, İş birliği ve Dayanışma Vakfı (TADİV) ile Türkiye-Azerbaycan Parlamentolar Arası Dostluk Grubu tarafından "Hocalı Soykırımı Fotoğraf Sergisi ve Anma Programı" düzenlendi.
Türkiye-Azerbaycan Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Şamil Ayrım Halkla İlişkiler Binasındaki Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen programda, 32 yıl önce Hocalı'da yaşanan vahşetin tam anlamıyla bir soykırım olduğunu söyledi.
Hocalı Katliamı için anma törenleri düzenlemenin yeterli olmayacağını dile getiren Ayrım, "Artık somut şeyler yapma zamanı geldi. 'Hocalı'ya Adalet' kampanyası başlatıldı. Soykırımı yapanlar adalete teslim edilecek. İnşallah bu düzen değişecek ve daha adil bir dünya yaşanacak. Bunun liderleri de Türkiye ile Azerbaycan ve Türk Dünyası devletleri olacak. Biz artık 30 yıl önceki Türkiye ve Azerbaycan değiliz." ifadelerini kullandı.
TBMM Genel Sekreteri Talip Uzun, törene yoğun programı nedeniyle katılamayan TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un selamlarını ileterek başladığı konuşmasında “Azerbaycan bizim öz kardeşimiz, ‘iki devlet, bir millet’ bizim şiarımız” sözlerine yer verdi. Bu törenin Gazi Meclis çatısı altında gerçekleşmesinin tarihi bir anlamı olduğuna dikkat çeken Uzun, 32 yıl önce Hocalı'da başlayan katliam ve soykırımın 1995 yılında Bosna Hersek'te sürdüğünü, şu anda da Gazze'de batının gözleri önünde tekrar yaşandığını söyledi.
Bilge lider Aliya İzetbegoviç'in "Ne yaparsanız yapın, ama soykırımı unutmayın. Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır." sözlerini anımsatan Uzun, "Diğer milletlerin, kendi başlarına gelmiş en ufak bir olayı bile Hollywood senaryolarıyla, filmlerle, anma etkinlikleriyle tüm dünyanın gözüne sokarcasına sürekli anlatmaları gibi bizim de bu meseleye daha fazla yoğunlaşıp, bu tür faaliyetleri sürekli ve unutulmayacak bir şekilde yapmamız gerekiyor." diye konuştu.
TBMM Genel Sekreteri Uzun, “Bütün katliamların, soykırımların yaşandığı bölgeden gelen bir kardeşiniz olarak, dedesinin babasından başka hiç kimsenin kalmadığı, diğer her aile bireyinin Ermeniler tarafından evlerinde yakıldığı bir aileden geliyorum. Dolayısıyla kişisel olarak da bugün burada bu anma töreninin ifa ediliyor olmasının benim kendi bireysel tarihim açısından da bir önemi var.” dedi.
TBMM Genel Sekreteri Talip Uzun, yarın Başdenetçiliğin hazırlamış olduğu Kudüs raporunun Meclis çatısı altında taraflara ve konuklara anlatımı olacağını hatırlattı.
Cumhurbaşkanlığı Güvenlik ve Dış Politikalar Kurulu Üyesi ve TADİV Başkanı Aygün Attar, Hocalı'da yapılan soykırıma tepki göstererek, "Türk milleti olarak dünyanın neresinde olursa olsun, hangi etnik kimliğe karşı yapılırsa yapılsın bu soykırımlara sesimizi çıkaracaktık ama söz konusu can Azerbaycan olunca yer yerinden oynadı. Yurdun dört bir yanında masumların kanı için 'Hocalıya adalet' diye insanlar sokağa döküldü." dedi.
Attar, Hocalı katliamını gerçekleştirenlerin yargılanmaması nedeniyle geçmişte Bosna'da, şimdi de Gazze'de soykırımların yaşanmaya devam ettiğine işaret ederek, "Biz ne kin güttük ne intikam ne de kısas istedik. Sadece 32 sene önce yapılan acımasız soykırımla etnik kimliğin bir kasabadan silinmesine neden olan canilerin yargılanmasını talep ediyoruz. O gün Hocalı'daki görüntüler servis edilmesine rağmen tüm dünya sağır ve lal kaldı. Adalet çağrımızı buradan yeniliyoruz." ifadelerini kullandı.
Azerbaycan'ın Ankara Büyükelçisi Reşad Memmedov, Hocalı Katliamı'nın yıl dönümü dolayısıyla Ankara'da düzenlenen üçüncü anma törenine katıldığını, bunun da Türk milletinin Azerbaycan'ın yaşadığı acı ve kedere karşı verdiği çok büyük bir değer ve saygı olduğunu vurguladı.
Programda Hocalı Soykırımı Fotoğraf Sergisi de açıldı. Törene, bazı milletvekilleri, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar, Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, akademisyenler, Meclis personeli ve öğrenciler katıldı.