Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı 2023 Eylül dönemi iller yatırım teşvik belgesi dağılımını açıkladı. Erzurum’da 2023 yılı Eylül ayı kaydında 4 bölgesel, 1 genel, toplam 5; 2023 Ocak – Eylül ayları düzeyinde 91 bölgesel, 5 genel toplam 96; 2001 – 2023 yılları arasında ise 351 bölgesel, 366 genel kategoride toplam 717 yatırım teşvik belgesine kavuştu.
YATIRIM KATEGORİLERİ PAYI
DOSİAD tarafından veriler üzerinden gerçekleştirilen hesaplamalara göre, Teşvikli yatırım toplamında bölgesel yatırım payı Eylül ayı döneminde yüzde 80, Ocak – Eylül 2023 döneminde yüzde 95, 2001 – 2023 yılları kapsamında yüzde 48,95 olarak kaydedildi. Genel yatırım payı ise yüzde 51.04 oldu.
ERZURUM EYLÜL 2023 VERİLERİ
Erzurum’da Eylül 2023 döneminde 4 bölgesel, 1 genel bazlı yatırım teşvik kapsamına girdi Bölgesel kategorideki yatırımlar için 173, genel yatırımlar için 20, toplam 194 milyon TL yatırım harcaması kaydedildi. Bölgesel çaplı yatırımlar kapsamında 109 kişilik iş kapasitesi oluşturuldu
2023 OCAK – EYLÜL DÖNEMİ
Yılın Ocak – Eylül ayları düzeyinde 91 bölgesel, 5 de genel olmak üzere 96 yatırımın teşvik belgesi aldığı açıklandı. Reel olarak Bölgesel yatırımlar için 5.9 milyar, genel yatırımlar için 293 milyon, toplam 6 milyar 211 milyon TL değerinde harcama yapıldı. Bölgesel yatırımda bin 253, genel yatırımlar kapsamında 95 kişilik istihdam kapasitesi öngörüldü.
2001 – 2022 DÖNEMİ
İlde 2001 – 2023 yılları arasında 351 bölgesel, 366 genel düzeyde toplam 717 yatırım teşvik belgesi aldı. Reel kayıtta, Bölgesel yatırımlar için 17,4 milyar, genel yatırımlar için 19,3 milyar, toplam 36,8 milyar TL tutarında yatırım harcaması kaydedildi. Bölgesel yatırımlarda 11 bin 753, genel yatırımlarla 9 bin 325, toplam 21 bin 78 kişi iş edindi.
GÜNEŞ PANELİ ÜRETİMİNDE AVRUPA LİDERİYİZ
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye'nin güneş paneli üretiminde Avrupa'da bir numara, dünyada dördüncü olduğunu, kısa süre içinde Türkiye için dünya ikinciliğini hedeflediklerini söyledi.
Türkiye'nin son 20 yılda yenilenebilir enerjiye muazzam yatırım yaptığını vurgulayan Kacır, "Bugün Türkiye'de kurulu kapasitenin yüzde 55'i yenilenebilir enerji santrallerinden müteşekkildir." ifadesini kullandı.
Kacır, enerji bakanının özelikle güneş ve rüzgar konusunda 2035'e kadar her yıl 5 gigavat ilave etme konusunda bir planı hazırladığını anımsatarak, "Bu kapsamda sadece yenilenebilir enerji santral kurulumu değil bu alanlarda endüstrimizin de güçlenmesini çok önemsiyoruz." diye konuştu.
"Güneş paneli üretiminde Avrupa'da bir numara, dünyada dördüncüyüz. Hedef kısa süre içinde Türkiye için dünya ikinciliği." diyen Kacır, geçen yıllarda inşa edilen alt yapıyla güneş hücresini de Türkiye'de ürettiklerini söyledi.
Bakan Kacır, "AB'nin Türkiye dışında bir güneş paneli üretim alternatifi yok. Rüzgar türbinleri konusunda şu anda Avrupa'da dördüncüyüz. Rüzgar türbini üreticilerimizin yıllık 2 milyar avroya yaklaşan bir iş hacmi var." ifadelerini kullandı.
AB ülkelerinin Uzak Doğu ile rüzgar türbinlerinde rekabet konusunda giderek daha da zorlandığına işaret eden Kacır, ilk dönemlerde Avrupa'nın kendi iç pazarları ile sağladığı ölçeğin ve Çin'in tümüyle kendi iç pazarına yönelmiş olmasının AB şirketlerini rekabet açısından bir miktar rahatlattığını anlattı.
RÜZGAR ALTYAPISI DAHA DA GÜÇLENECEK
Halihazırda neredeyse bütün rüzgar türbini orijinal ekipman üreticilerinin (OEM) Türkiye'de yatırım yapmış ya da paydaşlarla birlikte çalışmaya başlamış olduğunu belirten Kacır, "Türkiye'de kurduğumuz alt yapıyı çok güçlendirmek istiyoruz. Yani kule, kanat, jeneratör üretiminde Türkiye'de özellikle İzmir ve Ege Bölgesi'nde muazzam bir altyapı kümelenmiş haliyle oluşmuş oldu." dedi.
Bakan Kacır, gelecek dönemde yatırımları hızlandırarak deniz üstü rüzgar türbinlerine ilişkin üretim kabiliyetlerini artıracak önemli adımlar atacaklarına işaret etti.
TÜRKİYE'YE YÖNELİK OLUMLU ADIMLAR AB'YE KAZANDIRIR
Bütün bu adımların Türkiye'nin aslında karbon nötr hedeflerine ilişkin ana istikametini ortaya koyduğunu anlatan Kacır, "Burada AB'nin Türkiye'ye adil davranması çok önemli. Türkiye, AB için bir üçüncü ülke değildir. Türkiye, AB değer zincirinin asli unsurudur. Dolayısıyla gerek sınırda karbon düzenlemelerinde gerek diğer ticaret düzenlemeleri ve yatırım kararlarında, gerek finansman alanlarında Türkiye ile ilgili olumlu adımlar AB'ye kazandırır. Emin olun Türkiye'ye bir kazandırıyorsa AB'ye iki kazandırır. " değerlendirmesinde bulundu.
Kacır, AB'nin uluslararası rekabette Türkiye'ye çok güçlü şekilde ihtiyacı olduğunu kaydederek, "Dolayısıyla biz Gümrük Birliği revizyonu başta olmak üzere bütün bu süreçlerde daha adil, daha açık, daha olumlu bir yaklaşım göreceğimizi temenni ediyoruz. AB'nin Türkiye'ye olan ihtiyacı günden güne çok daha fazla hissediliyor." ifadelerini kullandı.
YEŞİL DÖNÜŞÜMDEKİ BAŞARI
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Türkiye'nin son 20 yılda özellikle üretim, AR-GE ve inovasyon alanında güçlü bir ekosistem kurduğunu belirterek, "Avrupa Birliği'nin (AB) güçlü bir ortağı olan Türkiye'nin yeşil dönüşümdeki başarısı, AB'nin karbon nötrlüğüne ulaşma hedeflerine önemli ölçüde katkıda bulunacaktır." dedi.
Etkinliğin, Ufuk Avrupa Projesi kapsamında iş birliğini geliştirmeye, görüş alışverişinde bulunmaya ve sürdürülebilir kalkınma ve yeniliği ilerletmeye yönelik olduğuna işaret eden Kacır, "Türkiye, son 20 yılda özellikle üretim, AR-GE ve inovasyon alanında güçlü bir ekosistem oluşturdu." ifadesini kullandı.
ÖNEMLİ BİR BİLEŞENİ OLARAK GÖRÜYORUZ
Kacır, kritik teknolojilerin tüketicisi olmak yerine, bu teknolojileri geliştiren, üreten ve ihraç eden bir ülkeye dönüşmeye odaklandıklarına dikkati çekerek, "Bilim, teknoloji ve inovasyon alanında güçlü uluslararası iş birliğini bu vizyonun önemli bir bileşeni olarak görüyoruz." dedi.
AB'nin ithalat, ihracat ve yatırımlarda Türkiye'nin en önemli ticaret ortağı olduğunu vurgulayan Kacır, "Geçen yıl sanayi ürünü ihracatımız yaklaşık 240 milyar dolara ulaştı ve bu ihracatın yaklaşık yüzde 41'i AB ülkelerine yapıldı. Türkiye'nin sanayi ürünü ithalatı ise 261 milyar doları buldu ve bunun yaklaşık 3'te 1'i AB'den geldi." şeklinde konuştu.
Bakan Kacır, "Türkiye, stratejik coğrafi konumu, gelişmiş fiziki ve teknolojik altyapısı ve nitelikli iş gücü sayesinde AB'nin endüstriyel değer zincirlerinde önemli bir rol oynamaktadır." değerlendirmesinde bulundu.
TÜRKİYE, GÜNEŞ PANELİ ÜRETİMİNDE AVRUPA'DA LİDER
Sektörlerin rekabet gücünü korumak ve çocuklara yaşanabilir bir gelecek sağlamak için Avrupa Yeşil Mutabakatı'nın ilerleyişini dikkatle takip ettiklerini vurgulayan Bakan Kacır, "Avrupa Yeşil Mutabakatı doğrultusunda kendi programlarımız, teşvik ve finansman mekanizmalarımızla sürdürülebilir üretimi gündemimizde sürekli ön planda tutuyoruz." dedi.
Kacır, "Türkiye, güneş paneli üretiminde Avrupa'da lider, dünyada ise dördüncü sırada yer alıyor. Güneş enerjisinin yanı sıra rüzgar enerjisinden de aktif olarak faydalanmaya devam ediyoruz. Bugün, Türkiye rüzgar enerjisi sektörü, yıllık cirosu 1,5 milyar avro olan dev bir sektöre dönüştü." diye konuştu.
YEŞİL DÖNÜŞÜMÜN, İŞ BİRLİĞİ İÇİN ÖNEMLİ FIRSATLAR SUNDUĞUNA İNANIYORUZ
Bakan Kacır, demir-çelik, alüminyum, çimento, kimya, plastik ve gübre gibi sektörlere yönelik TÜBİTAK aracılığıyla yeşil büyüme teknoloji yol haritası çalışmaları yürüttüklerini, bu yol haritalarının emisyonları azaltmak için mevcut en iyi teknikleri, yeni ve daha temiz üretim teknolojilerini belirleyeceğini söyledi.
Uluslararası finans kuruluşlarıyla ilişkileri de eylem planında belirtilen hedefleri karşılayacak şekilde uyarladıklarına dikkati çeken Kacır, çelik, alüminyum ve çimento sektörlerinin düşük karbonlu dönüşümüne yönelik yol haritaları geliştirmek amacıyla Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) ile 3 ayrı projede iş birliği yaptıklarını anlattı.
TÜRKİYE YEŞİL SANAYİ PROJESİ
Bakan Kacır, Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması kapsamındaki bir diğer önemli sektör olan gübre alanında da EBRD ile benzer bir projeyi yakın zamanda başlatmayı planladıklarını dile getirdi.
Dünya Bankası ile Türk sanayisinin yeşil dönüşümünü ilerletmeye yönelik Türkiye Yeşil Sanayi Projesi'nin lansmanını gerçekleştirdiklerini belirten Bakan Kacır, Dünya Bankası ile yapılan bir diğer iş birliğinin de Türkiye'deki organize sanayi bölgelerinin geliştirilmesine odaklanarak verimliliklerinin, çevresel sürdürülebilirliklerinin ve rekabet güçlerinin artırılması yönü olduğunu, bu iki programa toplam 750 milyon dolar kaynak sağlandığını söyledi.
Kacır, "AB'nin güçlü bir ortağı olan Türkiye'nin yeşil dönüşümdeki başarısı, AB'nin karbon nötrlüğüne ulaşma hedeflerine önemli ölçüde katkıda bulunacaktır. Ayrıca yeşil dönüşümün, gelecek nesillere daha çevreci bir dünya bırakmayı amaçlayan Türkiye ile AB arasında iş birliği için önemli fırsatlar sunduğuna inanıyoruz." dedi.
AB'nin bilim, teknoloji ve inovasyon alanındaki uzmanlığından yararlanmaya büyük önem verdiklerini belirten Kacır, bu ekosisteme anlamlı biçimde katkı sağlamaya kararlı olduklarını vurguladı.
Bakan Kacır, 2014-2020 Ufuk 2020 Programı kapsamında Türkiye'deki paydaşların 958 inovasyon projesine katılarak AR-GE ve inovasyon ekosistemine 296 milyon avro katkı sağladığını, özellikle Türkiye liderliğindeki çok ortaklı projelerin sayısının 7'den 36'ya çıktığını ifade etti.
ORTAK ÇABALARIMIZ, ÖNEMLİ PROJELERİN HAYATA GEÇİRİLMESİNE YOL AÇTI
Türkiye'nin, çerçeve programlarının uygulanmasında edindiği deneyim, dijital uzmanlık ve bilgi birikimi ile Dijital Avrupa Programı'nda da yer aldığına dikkati çeken Kacır, "Dijital Avrupa Programı, AB ekonomisi ve toplumuyla entegrasyonumuzda yeni yolların önünü açacak." dedi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Kacır, programın sadece araştırma ve yenilik için önemli miktarda fon sağlamakla kalmadığını, aynı zamanda Türk araştırmacılara, kurumlara ve şirketlere, Avrupalı meslektaşlarıyla iş birliği yaparak projeleri için hayati önem taşıyan kaynakları elde etmeleri için dikkate değer bir fırsat sunduğunu söyledi.
Şu ana kadar Türkiye'den aktörlerin 400'den fazla projede yer aldığı ve yaklaşık 200 milyon avrodan fazla hibe almaya hak kazandığı bilgisini paylaşan Kacır, "Ortak çabalarımız, gelecek nesillerin refahı için hayati önem taşıyan önemli projelerin hayata geçirilmesine yol açtı." ifadesini kullandı.