Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye Genç İş Adamları Konfederasyonu heyetini kabulünde yaptığı konuşmada, “Yeni hamlelerle Türkiye’yi değişen küresel değer zincirinin önemli bir oyuncusu hâline getireceğiz. Yüksek teknoloji sektörleri öncelikli olmak üzere çekeceğimiz uluslararası yatırımlarla ülkemizi bir yatırım, üretim ve teknoloji üssü yapacağız” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Genç İş Adamları Konfederasyonu (TÜGİK) Genel Başkanı Erkan Güral ve beraberindeki heyeti Vahdettin Köşkünde kabul etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında TÜGİK çatısı altında Türkiye'nin güçlenmesi, büyümesi için gayret sarf eden tüm iş insanlarına teşekkür etti.
Koronavirüs salgını nedeniyle tüm dünyayla birlikte Türkiye’nin de 2020 yılını sıkıntılı geçirdiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece iç piyasaya odaklanan şirketin salgından olumsuz etkilenirken, inovasyon, AR-GE, üretim ve ihracata önem veren firmaların ise süreci en az zararla attıklarını söyledi.
“AVRUPA BİRLİĞİ İLE GÜMRÜK BİRLİĞİ ANLAŞMAMIZI GÜNCELLEME ÇALIŞMALARIMIZ SÜRÜYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgının zorlukları beraberinde getirmesine rağmen yeni fırsatlara da pencere açtığına işaret ederek şöyle konuştu: “Türk firmaları kaliteli ürünleri, rekabetçi fiyatları ve güvenilir oluşlarıyla rakiplerine âdeta fark atıyor. Aşılamanın artmasıyla beraber dünya genelinde salgın geriledikçe taşlar yerine oturacak, ülkemizin yakaladığı ivme daha da artacaktır. İhracatta geçen seneyi 169,5 milyar dolar gibi Orta Vadeli Program hedefinin 5 milyar üzerinde bir rakamla kapatmayı başardık. Ülkemizin küresel ihracattaki payı, geçtiğimiz yılın Ocak-Ekim verileri itibariyle ilk defa yüzde 1’i aşarak yüzde 1,03 seviyesine çıktı. İhracatçı sayımız 87 bin 400’ü aşarken, geçen yıl ilk defa ihracat yapan firma sayımız 18 bin 123 olarak kayıtlara geçti. 2020 yılında kurulan şirket sayısı salgına rağmen yüzde 20 artarak 101 bin 318’e ulaştı.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “dükkânlar kapanıyor, şirketler kapanıyor” iddialarına da “İşte açıklıyorum rakamı, kapanan filan yok ki bunlar öyle sıradan şirketler falan da değil bunlar güçlü şirketler, ihracat yapıyorlar, her şey ortada. Ama birileri de buralardan nemalanmak istiyorlar” cevabını verdi.
İngiltere ile imzalanan Serbest Ticaret Anlaşması’nın Gümrük Birliği’nden sonra Türkiye’nin imzaladığı en önemli ticaret anlaşması olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu anlaşmayla Birleşik Krallık ile ticari ilişkilerimizin Brexit sonrası daha da genişleyerek sürebilmesini sağladık. Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği anlaşmamızı güncelleme çalışmalarımız da sürüyor. İnşallah 2021 yılında tüm bu çalışmaları daha da ileriye taşıyarak devam ettireceğiz” açıklamasında bulundu.
“TÜRKİYE’YE GÜVENEN YATIRIMCILAR, BUGÜNE KADAR OLDUĞU GİBİ, BUNDAN SONRA DA KAZANMAYA DEVAM EDECEKTİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 18 yılda hayatın her alanında gerçekleştirdikleri reformlarla vatandaşları salgın gibi zorlu günlerde diğer ülkelerin vatandaşlarından ayrıştırmayı başardıklarını anlatarak, amaçlarının Türkiye’nin salgın sonrası döneme güçlü, dayanıklı ve rekabetçi bir küresel oyuncu olarak girmesini sağlamak olduğuna vurgu yaptı.
Salgının etkileriyle mücadeleyi hem makroekonomik hem de mali alanda atacakları adımlarla destekleyeceklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonominin güçlü yönlerini sağlamlaştırırken tedbir gerektiren hususların üzerine de kararlılıkla gideceklerini söyledi.
Serbest piyasa ekonomisi çerçevesinde atılan adımların etkisinin finansal piyasa göstergelerine müspet şekilde yansımaya başladığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tüketici güven endeksi Ocak’ta yüzde 4 artarak 83,3’e yükseldi. Kur cephesi nispeten istikrar kazandı. Kasım ayından bu yana merkezi yönetim borç stokumuz yaklaşık 150 milyar lira azaldı. Ülke risk primimiz de düşüyor. Türkiye CDS’leri 300 baz puanlara doğru iniyor” bilgisini paylaştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin borçlanma maliyetlerini de atacakları kararlı adımlar ve güçlü politikalarla düşürmeye devam edeceklerini duyurdu.
Son aylarda Türkiye’ye yurt dışından 15 milyar doların üzerinde portföy girişi gerçekleştiğini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’ye güvenen yatırımcılar, bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da kazanmaya devam edecektir” diye konuştu.
“TÜRKİYE’Yİ DEĞİŞEN KÜRESEL DEĞER ZİNCİRİNİN ÖNEMLİ BİR OYUNCUSU HÂLİNE GETİRECEĞİZ”
Ekonomik büyümenin kendisi kadar istikrarı ve istihdam oluşturmasını da önemsediklerini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu doğrultuda yeni hamlelerle Türkiye’yi değişen küresel değer zincirinin önemli bir oyuncusu hâline getireceğiz. Yüksek teknoloji sektörleri öncelikli olmak üzere çekeceğimiz uluslararası yatırımlarla ülkemizi bir yatırım, üretim ve teknoloji üssü yapacağız. Bu noktada tabii sizlerin gayretini çok önemsiyorum, yani sizler iş insanları olarak eğer yurt dışından ülkemize yatırımcı çekecek olursanız bu Türkiye’yi yeniden o 23,5 milyar dolarlara yükseldiğimiz döneme getirir, bu 30’a getirir, buralara bizim yeniden çıkmamamız için hiçbir sebep yok, bunu başarırız” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yatırım ortamının daha da iyileştirilecek, öngörülebilirliği daha da arttıracak, yatırımcıların beklentilerinin daha yüksek düzeyde karşılanacak bir iklimin tesisi için tüm adımları atacaklarını yineledi.
Bu konuda bir planı olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Uluslararası gerek yatırımcı, gerek şirketleri biz senede bir, hatta iki kez ülkemize davet edip onlarla ülkemizde timetable’lar yapabiliriz, onlarla özellikle bazı görüşmelerimizi yaparız, hatta onlara ülkemizdeki yatırım imkânlarının neler olduğunu, ne gibi yatırımlar yapabileceklerini anlatmak suretiyle onları bu yatırımlara ama finans sektöründe ama sanayide olduğunu anlatmamızda fayda var; bunları geçmişte Başbakanlığım dönemimde filan çok yaptık ve çok da faydasını gördük.”
“EKONOMİDE BU SENE TEMEL HEDEFİMİZDEN BİRİSİ FİYAT İSTİKRARINI SAĞLAMAK OLACAKTIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonomi ve hukuk alanındaki kapsamlı reform paketini de yakında kamuoyuyla paylaşacaklarına işaret ederek, “Ekonomide bu sene temel hedefimizden birisi, fiyat istikrarını sağlamak olacaktır. Kur istikrarı, enflasyonla mücadelede oldukça önemli bir yer tutuyor. Cari açıkla mücadelede yapısal önlemlere hız veriyoruz” dedi.
Yüksek faize kesinlikle karşı olduğunu tekrarlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yatırımcıların düşük faizli kredi imkânlarına sahip olması durumunda yatırım yapabileceğini, istihdam sağlayabileceğini, üretim ve ihracat yapabileceğini anlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyada şu anda eksi faizle kredi veren finans kuruluşları da bulunduğunu belirterek, şöyle konuştu: “İşte buyurun Japonya’ya bak, eksi faiz. Gel İsrail’e, İsrail kendi içinde eksi faiz, ama başkasına karşı daha fazla faizle veriyor, o ayrı. Avrupa’ya gelin, 1, o civarda, Amerika hakeza öyle. Peki, bize ne oluyor da 20’lerin üzerine çıkıyoruz? Şimdi bizim arkadaşlar da bana kızıyor biliyorum, ama kusura bakmasınlar. Eğer ben bu ülkenin Başkanıysam, Cumhurbaşkanıysam ben bunu anlatmaya devam edeceğim. Çünkü ben yüksek faizle ülkemin kalkınacağına inanmıyorum. Çünkü biz eğer yatırımı güçlendirirsek işsizlik diyoruz, istihdamı güçlendirirsek, üretimi artırırsak, ihracatımızı arttırırsak çünkü buna ihtiyacımız var. Biz ihracatımızı artıracağız ki ne yapalım? Dışarıdan imkânlar gelsin, cari açığı da ne yapalım? Azaltmış olalım, hatta hatta bitirmiş olalım buna ihtiyacımız var. Ve savunma sanayi, savunma sanayiinde başarıyı getiren yönetişim modelini imalat sanayinin diğer alt sektörlerinde de uygulayacağız.”
“YATIRIMLARDA KISA SÜREDE SONUÇ ALACAĞIMIZ ÜRETKEN ALANLARA ÖNCELİK VERECEĞİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonomide temin edilecek güven ve istikrar sayesinde büyük faiz yükünden de önemli ölçüde kurtulacaklarına inandığını belirterek bankaların değil reel sektörün kar yapmasının nemli olduğuna dikkati çekti.
Kamu maliyesinin nispeten düşük borçluluk oranları sayesinde pek çok ülkeden olumlu yönde ayrıştığını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bütçe harcamaları geçtiğimiz yıl 1 trilyon 202 milyar liraya ulaşarak program hedefimizin altında, bütçe gelirleri ise 1 trilyon 29 milyar lira ile beklentilerin üstünde gerçekleşti. Böylece yılı yüzde 3,6 ile yüzde 4,9’luk bütçe açığı hedefinin altında kapatmış olacağız. Gelişmekte olan ülkelerde yüzde 10,7’lik bütçe açığı verildiği bir dönemde sağladığımız bu başarı takdire şayandır” diye konuştu.
“2021 yılı için bütçe açığını millî gelirin yüzde 3,5’u seviyesinde tutmayı yeni hedef olarak belirledik” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: “Hizmetlerimizi artırırken kamu olarak vatandaşın bize emanet ettiği vergileri en doğru şekilde ekonomik ve verimli kullanacağız. Yatırımlarda kısa sürede sonuç alacağımız üretken alanlara öncelik vereceğiz. Kamuda tasarrufları artırmanın etkili bir yolu da dijital dönüşüme hız vermekten geçiyor. Kamu harcama programlarını düzenli olarak gözden geçirerek verimsiz oranları da kesinlikle tasfiye edeceğiz. Yani verimsiz olanlarla uğraşmanın bir anlamı yok. Vergi politikalarımızı adil, öngörülebilir, sade, yatırımı, üretimi, istihdamı, ihracatı teşvik edecek bir temele oturtacağız. Kayıt dışılık ile etkin mücadelemizi devam ettireceğiz. İktisat tarihi kitaplarına geçecek böylesine zorlu bir küresel konjonktürü 18 yılın birikimimiz ve tecrübemiz sayesinde başarıyla atlatacağımıza inanıyorum.”