“Dosta zeytin dalı düşmana korku harekâtı”

AK Parti Erzurum Milletvekili ve Milli Güvenlik Akademisi mezunu olan Orhan Deligöz, Suriye’nin kuzeybatısında bulunan Afrin Bölgesine yapılan Zeytin Dalı Harekâtı ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Harekatın planlama ve icrasında sadece teröristler ve bunlara ait barınak, sığınak, mevzii, silah, araç ve gereçler hedef alındığını belirten Deligöz, operasyon ile ilgili şunları söyledi; “Ülkemizin jeopolitik konumu, geçiş yolları üzerinde olması ve Asya ile Avrupa arasında köprü görevi görmesi nedeniyle yüzyıllar boyunca bu bölgede çeşitli devletlerin planları var olmuştur. Yaklaşık 1 asır sonra yeni bir jeopolitik kırılma ve dizayn süreci ile karşı karşıyayız. Başta Amerika Birleşik Devletleri olmak üzere birçok Avrupa ülkesi ve Rusya Ortadoğu’ya yeni bir deli gömleği giydirme telaşı içerisindedirler. Bu mücadelenin temel sebebi Ortadoğu’nun yer altın kaynakları ve geçiş bölgesi olmasıdır. Bugün aslında bu bölgede yaşanan olayın ismi güç kavgasıdır. Türkiye bu küresel güçlerin Ortadoğu’ya deli gömleği giydirilmesine itiraz etmektedir. Bu nedenle Türkiye Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) terörle mücadeleye yönelik özellikle 1624 (2005), 2170 (2014) ve 2178 (2014) sayılı kararları ve BM sözleşmesinin 51inci maddesinde yer alan Meşru Müdafaa Hakkını kullanarak Ortadoğu da barış, huzur ve güvenlik yaratmaya çalışmaktadır. Bu kapsamda 20 Ocak 2018 tarihinde başlayan bana göre dosta zeytin dalı düşmana korku harekâtının başlangıcında 7 bölgede tespit edilen PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terör örgütüne ait sığınak barınak ve mühimmat deposu olarak kullanılan 108 hedef Hava Kuvvetlerimiz tarafından imha edilmiştir. Harekâta katılan 72 uçak müteakip görevlere hazırlık için emniyetle üslerine dönmüşlerdir. Harekâtın planlama ve icrasında sadece teröristler hedef alınmakta olup, sivil-masum kişilerin zarar görmemesi için her türlü dikkat ve hassasiyet gösterilmektedir. Bu nedenle operasyonun ismi zeytin dalıdır. Ülkemizin amacı 911 km ile en uzun sınır komşumuz olan Suriye’nin huzur ve istikrarını sağlamaktır. Suriye ve diğer komşu ülkelerinde yaşanan kriz ülkelerin kendi iç işlerinden sonra en çok bizleri etkilemektedir. Hemen sınırlarımızda yaşanan şiddet, çatışma sarmalı ile yukarıda isimleri sayılan terör örgütlerinin faaliyetleri sonucunda 370 bini Kürt olmak üzere 3 buçuk milyon masum insan yerlerinden, yurtlarından ayrılmak zorunda kalmış ve gidecek tek yer, sığınılacak tek güvenli liman olarak Türkiye’yi görmüştür. Türkiye bu harekât ile asla Suriye’nin toprak bütünlüğünü ya da bölgede yaşayan Türkmen, Kürt, Arap herhangi bir unsuru vs. hedef almamaktadır. Son olarak bölgede barış ve huzur için bulunan Kahraman Mehmetçiklerimize dua ediyor, Mehmetçiklerimizin muzafferiyatını diliyor, halkımızı bu operasyona karşı her türlü tehdit ve iftiralara karşı uyanık olmaya davet ediyorum. Allah askerlerimizin ve ülkemizin yar ve yardımcısı olsun.”