Güneş Vakfı Başkanı Prof. Dr. Alpaslan Ceylan, 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitleri Anma Günü dolayısıyla bir mesaj yayınladı.
Öncelikle son zamanlarda Türkiye’mizde ve dünyada etkili olan Koronavirüs sebebiyle hastalanan hastalarımıza Allah’tan acil şifalar dileyen Başkan Ceylan, “Bu konuda büyük çalışmalar yaparak yayılımın daha fazla olmaması için önlemler alan Sağlık Bakanımız başta olmak üzere tüm sağlıkçılarımıza minnettar olduğumu da belirtmek isterim. Bu süreçte bizlere düşen ise bakanlığımızın belirttiği önlemlere uyarak daha fazla dikkatli olmamızdır” diye konuştu.
ŞÜHEDAYA RAHMET
Bugünün önemine baktığımızda bugün şanlı tarihimizin en anlamlı günlerinden olan 18 Mart Çanakkale Zaferi ve Şehitlerini Anma Günü’nün 105. yılını idrak ettiğimizi kaydeden Prof. Dr. Alpaslan Ceylan, “Onlara Allah’tan rahmet diliyor, saygı ile aziz hatıraları önünde eğiliyoruz. 1915-1916 yılları arasında Gelibolu Yarımadasında Osmanlı Devleti ile itilaf devletleri arasında yapılan dünyada emsali görülmemiş deniz ve kara muharebeleridir Çanakkale savaşları. İtilaf devletleri o zamanki başkent İstanbul’u alarak boğazların kontrolünü ele geçirmek, Rusya ile tarımsal ve askeri güç yolunu güvenli biçimde açmak, yeni sömürgeler oluşturmak amacıyla Çanakkale Boğazı’na girmişlerdi. O zaman, tarihin en geniş sınırlarına sahip olmuş, her çeşit milleti ve inanışı içinde barındırmış Osmanlı İmparatorluğu, 20. yüzyılın başından itibaren kan kaybetmeye başlamış, iç çekişmeler ve mücadeleler sonucunda eski gücünden çok şey kaybetmişti. Kısacası artık Osmanlı Devleti’nin ölümü bekleniyordu. Bu durum Rusya’nın, İngiltere’nin, Fransa’nın hatta İtalyanların bile iştahlarını kabartmıştı. Onlar Anadolu’nun kendi aralarında paylaşımını yapıyor, zafer türküleri ile vahşi yüzlerini gösteriyorlardı.
Ancak yüce Türk milleti buna rıza gösteremezdi. Nitekim Çanakkale Savaşları; demir ve çeliğin “Türk milletinin iman ve inancını, vatan ve bayrak sevgisini kimsenin öldüremeyeceğini” tüm dünyaya Anafartalar’da, Conkbayrı’nda, Arıburnu’nda, Kocaçimen’de haykırmış, Çanakkale Geçilmez demiştir!
Bu savaşlar, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e Türk askerinin gücünün yedi düvele karşı tekrardan doğuşu ve Türkiye Cumhuriyeti’nin ilelebet baki kalacağının müjdecisi olmuştur. Çanakkale’de feda edilen bir nesiI, Türk istiklalinin ve Cumhuriyetinin harcına karışmıştır. Türkiye Cumhuriyeti’nin gerçek kurucusunun yüce Türk milleti olduğu bir kez daha hafızalara kazınmıştır. Aradan 100 yıl geçmiş olmasına rağmen batı denilen Emperyal güçler hala o yaptıkları hesaplardan vazgeçmemişler, yalnızca metot ve strateji değiştirmişlerdir. Artık bizleri içerden vurma çabası içerisine girmişlerdir. İşte memleket bu halde iken sırtında milletin onuru, zaman ve mekânın tükendiği yerde, yine bu devletin her şeyi olan inançlı, fedakâr insanları buna dur demeyi bilecek ve gerekirse bir destan daha yaşatacak ruha sahiptir.
Güneş Vakfı ailesi olarak Yüce Türk Yurdu olan Türkiye Cumhuriyeti için tek devlet, tek bayrak ve tek millet olarak, Çanakkale ruhuyla yaşayıp düşmanlarımıza karşı aynı ruh ile her daim mücadele edeceğiz. Çünkü biz, önce vatan diyoruz. Tüm bu vesileler ile Çanakkale gibi bir destan yazarak aziz vatanı bizlere emanet eden kahraman şehitlerimiz başta olmak üzere vatanı uğruna canını feda etmiş tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz.” şeklinde konuştu.