Ana Sayfa Siyaset Gündem Asayiş Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Spor Türkiye Erzurum Türküleri
Çiftçi’den 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı mesajı
Çiftçi’den 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı mesajı
Cumhuriyet bayramımız kutlu olsun
Cumhuriyet bayramımız kutlu olsun
Trendyol 1. Lig: Manisa FK: 0 - Esenler Erokspor: 1
Trendyol 1. Lig: Manisa FK: 0 - Esenler Erokspor: 1
Şehit diplomatlara vefa
Şehit diplomatlara vefa
Horasan’da Osmanlı Ocakları açıldı
Horasan’da Osmanlı Ocakları açıldı
HABERLER>GÜNDEM
29 Ocak 2017 Pazar - 13:49

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Şehircilik Dersi

Cumhurbaşkanı Erdoğan,“Şehirlerimiz kentsel dönüşüm projeleri ile gecekondu tarzı yapıların istilalarından kurtarılırken, şahsiyetsiz mimari ekollerin pençesine de itilmemelidir” dedi

Cumhurbaşkanı Erdoğan dan Şehircilik Dersi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Ben dikey mimariden yana değilim, ben yatay mimariden yanayım. İnsan topraktan uzak değil, toprağa yakın olarak yaşamalıdır. Şehirlerimiz kentsel dönüşüm projeleri ile gecekondu tarzı yapıların istilalarından kurtarılırken, şahsiyetsiz mimari ekollerin pençesine de itilmemelidir” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen Şehircilik Şurası'na katıldı. Burada bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehirlerin meselelerinin ve çözüm yollarının enine boyuna tartışılacağı şuranın bu alanda bir dönüm noktası olacağına inandığını kaydetti. Toplumdan uzak, tek başına yaşamanın insan fıtratına aykırı olduğunu belirten Erdoğan, “Şehirler, bu fıtri anlayıştan doğmuştur. Güzellik ve estetik arayışı da insanın özünde varolan hasletlerdendir. Medeniyet kavramının insanların bir arada yaşadıkları şehirleri ve o şehirleri de anlamlı kılan yapıları da ifade eden geniş bir anlam dünyası vardır. İnsan, doğanın çehresini değiştirebilecek müdahaleler yapma bilgisine ve iradesine sahip tek varlıktır. Bu müdahale güzele, iyiye, hayırlıya ulaşma yönünde olursa insan Allah’ın yeryüzündeki halifeliği vasfına uygun davranmış olur. Aksi yönde hareket ederse bu Allah ile haşa yarışma yolunu açar ki, o yolun sonu insanın hüsranıdır. Batı medeniyeti büyük ölçüde bu ikinci yolda ilerlediği için sahip olduğu devasa üretim ve inşa kapasitesine rağmen insanların mutluluğuna aynı oranda katkıda bulunamıyor. Bizim medeniyetimizde şehir, sokaklar, binalar insanın yaradıcısına yönelişinin simgeleridir. Hatta şehri cennet tasavvurunun bir parçası olarak görenler mevcuttur. Şehirde yaşamaya karar vermek aynı zamanda bir hayat biçimi tercihidir. İnsan ile şehir arasındaki ilişkiyi doğru kurmak çok önemlidir. Eğer şehir ile insan arasındaki ilişki insan öncelikli olmazsa işte o zaman yaşadığımız çevre manevi boyutuyla da üzerimize çökmeye başlar. Yahya Kemal, ‘Bir iklimin manzarası, mimarisi halkı arasında ahenk varsa, orada gözlere bir vatan tablosu gözükür’ diyor. Bizim için şehir hem vatandır hem de Rabbimize yönelişimizin tezahürüdür. Tarihimizde şehir insan ilişkisini, vatan sevgisini ve Rabbimize olan yönelişimizi de kapsayacak şekilde kurmaya çalıştığımıza dair sayısız örnek bulunuyor. Ecdadımızın Orta Asya’dan Pakistan ve Hindistan’a, Selçuklu coğrafyasından Osmanlı’nın 3 kıtaya yayılan o görkemli mirasına kadar çok geniş bir müktesebata sahibiz. Özellikle 2. Dünya Savaşı sonrası dönemde yaşadığımız şehircilik facialarının sebeplerini çok iyi tespit etmeliyiz. Akif’in dediği gibi; ‘Tarihi tekerrür diye tarif ediyorlar. Hiç ibret alınsaydı tekerrür mü ederdi” diye konuştu.

“Binaların, meydanların, mahallelerin belirli bir kimliği vardır”
“Her alanda olduğu gibi şehircilik konusunda da tarihimizden ibret alarak, hataların tekerrürünü önlemek mecburiyetindeyiz” diyerek sözlerini sürdüren Erdoğan, “Geçtiğimiz 14 yılda bu konuda çok önemli adımlar attık. Elbette bu süreçte yapılan işlerinde eksiklikleri olmuştur. Türkiye tarihinin en kapsamlı, sosyal yönü en güçlü, halkımızın her kesimine hitap eden şehirleşme hamlesini bu dönemde gerçekleştirmiştir. Dünyanın dört bir tarafında hemen tüm önemli şehirleri ziyaret etme imkanı buldum. Her şeyden önce şehirleşme konusunda yaşadığımız sıkıntılar bize mahsus değildir. Pek çok ülke, pek çok toplum benzer sıkıntıları yaşamıştır. Dünyada 1950 yılında nüfusu 10 milyonun üzerinde olan sadece iki şehir vardı. Bugün ise dünyada nüfusu 10 milyonun üzerinde olan 34 şehir vardır. Ülkemize baktığımız zaman 1950’de nüfusumuzun sadece yüzde 25’i şehirlerde yaşarken, bugün bu oran yüzde 90’ı aşmıştır. Tüm zorluklarına rağmen insanlar şehirlerde yaşamayı tercih etmektedirler. Gittiğim yerlerde çok düzenli, çok planlı, çok nizami şehirleşme örneklerini gördüm. Ama bir şeyin düzenli olması, doğru ve güzel olduğu anlamına gelmiyor. Bizim şehirlerimiz, toplumumuzda var olan çeşitliliği, farklılıkları bir arada yaşatabilme geleneğini yansıtan özelliklere sahiptir. Binaların, meydanların, mahallelerin belirli bir kimliği vardır. Bu yüzden hiçbiri diğerinin aynı değildir” dedi.
Özellikle Batı ülkelerinde tek tipçi bir mimari anlayışın hakim olduğunu söyleyen Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
“Hepside birbirine benzeyen sokaklarda aynı tip binalardan yüzlerce, binlerce görürsünüz ve aralarındaki farkı anlayabilmeniz çok zordur. Şuanda da yine Batı mimarisi budur. Düzenli ama karakteri olmayan şehirleşme bizim idealimiz asla olamaz. Yine 1940’lardan itibaren çarpık yapılaşmanın yanında aynı kötü, kişiliksiz, çirkin projenin yüzlerce, binlerce uygulaması olan apartmanlar, siteler ortaya çıkmıştır. İmkanların kısıtlı olduğu, insanların sadece başlarını sokacak haliyle yöneldiği bu yapılaşma tarzı artık son bulmalıdır. Bu şurada bunun üzerinde ısrarla durulması gerekir. Ben dikey mimariden yana değilim, ben yatay mimariden yanayım. İnsan topraktan uzak değil, toprağa yakın olarak yaşamalıdır. Bugünün Türkiyesi böyle bir çirkinliği asla hak etmiyor. Dikey mimarinin altında yatan gerçek, az topraktan çok para kazanmaktır. Yapılan iş budur. TOKİ binaları başta olmak üzere artık ülkemizde tarihimize, kültürümüze, bölgelerimizin karakteristik yapılarına, hayat tarzına uygun binalar inşa etme dönemi gelmiştir, geçiyor. Sadece beton, demir, tuğla yığınlarından oluşan o çirkin yapılar, bırakın şehirlerimizi, yaylalarımızı, kıyılarımızı dahi işgal etmeye başlamıştır. Karadeniz’in o güzel yaylalarında, Ege’nin, Akdeniz’in kimi kıyı bölgelerinde gördüğüm çirkinliklerden çok derin üzüntü duyuyorum. Bu facialara bakanlık olarak, belediyeler, ilgili ve yetkili tüm birimler olarak iş birliği halinde izin vermemeliyiz. Hep birlikte buna karşı set oluşturmalıyız. Şehirlerimiz kentsel dönüşüm projeleri ile gecekondu tarzı yapıların istilalarından kurtarılırken, şahsiyetsiz mimari ekollerin pençesine de itilmemelidir. Kendi şehir kültürümüzü ihya edecek böyle bir atılımı hep birilikte hayata geçirmeliyiz.”

 
Büyükşehir'den çiftçilere çevre desteği
 
2 haftada 56 kişiyi kurtardılar
YORUMLAR
 Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 

Bu haber henüz yorumlanmamış...

FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Büyükşehir'den çiftçilere çevre desteği
Erzurum Büyükşehir Belediyesi çiftçilere tarım ve hayvancılık konularında teknik eğitim veriyor.
Bir yılda 511 bin 662 başvuru..
Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Başhekimi Dr. Ahmet Yaptırmış, 2016 yılının ...
Palandöken'de AK istişare
AK Parti Palandöken İlçe danışma meclisi toplantısı yapıldı
 
Kayak merkezlerine modern aydınlatma sistemi
Palandöken Ejder 3200 Dünya Kayak Merkezi ve Konaklı Kayak Merkezi, Erzurum ...
Akın'dan trafik sigortası değerlendirmesi
Doğu Anadolu Sigorta Acenteleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Engin Akın, ...
'Kazım Karabekir Paşa'yı şükranla anıyoruz'
Şehir ve Kültür Araştırmaları Derneği Erzurum’un ve Doğu’nun fatihi olarak ...
 
Kayakla atlamada umut süreci
Türkiye Kayakla Atlama Milli Takım Antrenörü Pekka Niemela, Türkiye’de ...
Erzurum AFAD Zigana’da UMKE ile eğitimde
Doğu Karadeniz illeri Bölge Ulusal Medikal Kurtarma Ekipleri (UMKE) Temel ...
Erzurum markalaşıyor
Erzurum’da markalaşma olgusu, hayata geçirilen uygulamalarla temellendirildi. ...
 
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ÇOK OKUNANLAR
Ana Sayfa Siyaset Gündem Asayiş Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Spor Türkiye Erzurum Türküleri
KünyeKünye FacebookFacebook TwitterTwitter Günün HaberleriGünün Haberleri