Anadolu Basın Birliği (ABB) Erzurum Şube Başkanı Mehmet Musa Çakır, “İnternet yasası bir an evvel çıkartılmalı ve dijital mecralar mutlaka kontrol altına alınmalıdır” dedi.
ABB Erzurum Şube Başkanı Mehmet Musa Çakır, ifade ve basın özgürlüğünün insan hak ve hürriyetlerini ihlal etmek anlamına gelemeyeceğini belirterek, “Maalesef günümüzde sosyal medya başta olmak üzere birçok dijital iletişim mecrasında kişi hak ve hürriyetleri alaşağı ediliyor. Hangi konumda olursa olsun ve hangi görevde bulunursa bulunsun hiç kimse “özgürlük” adı altında hakarete maruz bırakılamaz, aşağılamaya ve rencide edilmeye tabi tutulamaz. Herkesi eleştiri hakkı vardır, herkesin düşünce ve ifade özgürlüğü de vardır. Ancak bu özgürlüklerin arkasına sığınarak hiç kimsenin kimseyi yargılamaya, insanlık onurunu ayaklar altına almaya hakkı yoktur. İfade özgürlüğü başkadır, insanlara hakaret etmek, suçlamak, zan ve töhmet altında bırakmak başkadır. Ve maalesef günümüzde dijital iletişim mecralarında bu durum sıklıkla yaşanmakta, insanlar iftira, karalama ve yalan haberlerle karşı karşıya bırakılmaktadır” diye konuştu.
Boşluktan faydalanılıyor
Yazılı, görüntülü ve işitsel medyanın denetlenebilir olması gibi, internet medyasının da yaptırımların muhatabı olabilmesi gerektiğini vurgulayan Başkan Çakır, “Günümüzde internet medyasının kahır ekseriyeti kanundaki bu boşluktan faydalanmak suretiyle özgürlükleri ihlal boyutunda yayıncılık yapmakta, tehdit, şantaj ve ima yoluyla ne yazı ki gerek kurumları ve gerekse siyasetçileri baskı altına almaya çalışmaktadır. Böyle bir gazetecilik anlayışı olamaz, böyle bir basın özgürlüğü savunması olamaz. Bunun adı olsa olsa eşkıyalıktır, müfteriliktir, itibara kast etmektir. Bugün bu olup bitene susmak demek, gelecekte bu suikastlere hedef olmak demektir” şeklinde konuştu.
Bir an önce yasalaşmalı!
Söz konusu anlayışla sözde yayıncılık yapanların işin gerçekten düzgün yapan gazetecileri ve medya kuruluşlarını da töhmet altında bıraktıklarını anlatan Anadolu Basın Birliği (ABB) Erzurum Şube Başkanı Mehmet Musa Çakır, “Bu sürecin yönetilebilir olması ancak ve ancak internet yayıncılığı yasasının yürürlüğe girmesiyle mümkün olacaktır. Dolayısıyla hükümet bu yasayı bir an önce meclise getirmeli, kişi hak ve özgürlüklerini koruma altına almalı, gerçek gazetecilerle tehditçi kalemleri ve şantajcı zihinleri birbirinden ayırmalıdır. Çünkü Gazetecilik, her önüne gelenin icra edeceği bir meslek değildir.” dedi.