MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman, FETÖ ile iltisaklı oldukları gerekçesiyle meslekten ihraç edilen hakim ve savcılardan bir kısmının Danıştay tarafından göreve iade edilmesi kararına ilişkin, “Sanki Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir hukuk devleti değilmişçesine, sanki bu hukuk devletinin anayasal kurumları arasında bir uzlaşma yokmuş, bir kargaşa yaşanıyormuş algısını oluşturmak adına birtakım yerlerden adeta yapılan sufleler neticesinde, talimatlar çerçevesinde yine harekete geçildi” dedi.
Bursa’da Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Osmangazi İlçe Başkanlığınca 31 Mart’ta yapılacak seçim öncesi Hamitler-Bağlarbaşı Mahalle Temsilciliğinin açılışı gerçekleştirildi. Açılışta yaptığı konuşmada, yerel seçimlere az bir süre kaldığını hatırlatan Büyükataman, her seçim arifesinde algı operasyonlarının oluşturulduğunu belirterek, “Her seçim arifesinde olduğu gibi yine farklı versiyonlarla 14 ve 28 Mayıs seçimleri öncesi ve sürecinde şahit olduğumuz üzere, bu dönem yeni entrikaları hayata geçirmeye birileri gayret sarf ediyor. Türkiye'de adeta güvensizliğin, hukuksuzluğun hakim olması adına, maksatlı ve sistemli gayretler yine sergilenmeye başlandı. Bakın yakın zamanda üç bin civarında emniyet birimlerine sızmış kripto FETÖ'cüler tespit edilerek devletimiz marifetiyle gereği yerine getirildi. Birtakım çevreler adeta bu tasarrufu müteakip start verdi. Türk hasmı olan çevreler, bu noktadan hareketle Türkiye'de bir hukuksuzluğun hakim olduğunu, Türkiye'de yasaların işlemediğini, rafa kaldırıldığını dünya aleme ilan edip bu noktada bir algı oluşturmak adına gayret sarf ediyorlar. Yakın zamanda yine Türkiye Cumhuriyeti Devleti büyük bir hassasiyet içerisinde yürüttüğü soruşturmalar ve çalışmalar sonucunda FETÖ terör örgütüyle iltisaklı olduğu ile alakalı elde ettiği verilere dayalı görevine son verdiği 450 hakim yakın zamanda tekrar bir anayasal kuruluşumuz marifetiyle görevine iade edildi. Sanki Türkiye Cumhuriyeti Devleti bir hukuk devleti değilmişçesine, sanki bu hukuk devletinin anayasal kurumları arasında bir uzlaşma yokmuş, bir kargaşa yaşanıyormuş algısını oluşturmak adına birtakım yerlerden adeta yapılan sufleler neticesinde, talimatlar çerçevesinde yine harekete geçildi. Bu ve benzeri önümüzde ciddi tuzakların olduğunu bilerek ama her şeye rağmen 31 Mart'taki seçimlerin gerçekten hayati derecede ehemmiyet arz ettiği gerçeğini göz ardı etmeden önümüzdeki şu 42 günlük süreci çalmadık kapı, dokunmadık el bırakmaksızın, değerlendirmekle mükellefiz” ifadelerini kullandı.