ASİMED Başkanı Savaş Eğilmez, Suriye'nin İdlib kentinde düzenlenen hain saldırı sonrası Suriye kaosu içerisindeki Rusya dahil tüm tarafların, Esad’ın eninde sonunda iktidarını büyük bir bedel ödeyerek kaybedeceğini çok iyi bildiklerini söyledi
Asılsız Soykırım İddialarıyla Mücadele Derneği(ASİMED) Başkanı Savaş Eğilmez, “Bu kaçınılmaz sona rağmen Esad büyük bir umutla zalimce savaşına devam ediyor. Esad’ın en büyük hamisi Rusya da bu karışık durumdan en iyi şekilde çıkabilmek için etki alanını genişletmeye çalışıyor. Esad’ın bu kirli savaşta sürdürdüğü alçakça propagandaların başında; Suriye’deki mücadele kaybedilirse, bölgedeki Alevi toplumunun bir soykırımla karşı karşıya olacağı söylemidir. Esad, bunu her fırsatta dile getirip, kendi medya organları üzerinden Alevilere ya ben ya ölüm propagandasını yapıyor. Ayrıca batı dünyasının da muhaliflere karşı kendisini tercih edeceğini ve Rusya, İran ve Batının desteği ile iktidarda kalacağının savunuyor. Rusya ve İran’ın bölgedeki hamleleri de eli kanlı rejimin umutlarının büyümesine neden oluyor. Peki bu karmaşa içerisinde Rusya ve Esad ittifakı ne kadar samimi? Rusya gerçekten de Esad rejimini destekliyor ve Esad’ın ancak seçimle gitmesi gerektiğini demokrasi aşkından mı istiyor? Batılı kaynaklara göre, Rus askeri istihbarat teşkilatı başkanı Igor Sergun ölümünden bir süre önce Şam’ı ziyaret etmiş ve Esad’ı Rusya kazançları doğrultusunda hareket etmesi noktasında tehdit etmiş ve Moskova’nın istediği noktaya getirmiştir. Esad’ı kendince terbiye etmeye çalışan Moskova, dünya kamuoyunu da Suriye krizinin çözüm anahtarının Rusya’da olduğuna inandırmaya çalışıyor” dedi.
Suriye üzerinde yapılan müzakerelerin hepsinin, bu çekişmedeki ana noktanın Esad’ın geleceği olduğunu gösterdiğini ifade eden Başkan Eğilmez, “Her ülkenin ajandasında Suriye meselesi için farklı çözüm önerileri var. Bazıları için Esad’ın iktidardan zorla düşürülmesi başarının göstergesi olacakken, başkaları için Esad’ın gönüllü gidişi çözümün önemli parçası olacağıdır. Putin ve diğer Rus yetkililerine göre ise, Esad ancak bir seçim sonucunda gitmelidir. Tabi Rusya bu konuda ısrar ederken kısa ve orta vadede bölgede bir seçim olamayacağını çok iyi biliyor ve bu yolla Esad’ı bir süre daha iktidarda tutmayı planlıyor. Buna karşın Esad da kendisini Rusya’nın Suriye’deki emellerinin garantisi görüp iktidarda kalma noktasında bunu bir silah olarak kullanıyor. Yakın bir zamana kadar Kremlin, Esad’a gönüllü ve itibarlı bir şekilde çekilmesi lehinde telkinlerde bulunuyordu. Ama şimdi Esad’ın muhaliflerle olan kanlı ve alçaklıklarla dolu olan mücadelesini, sözde terörle mücadele gibi gösterip, Esad’ın mutlaka desteklenmesi fikrinin en büyük savunucusu durumuna geldi” diye konuştu.
Rusya’nın Suriye’deki askeri gücünün ve harcadığı ciddi miktarda paranın asıl amacının, Moskova’nın küresel politikalarını korumaktan ibaret olduğunu kaydeden Eğilmez, “Esad, Moskova çizgisinden çıktığı noktada Rusya’nın desteğini kaybedecektir. İleride yapılacak pazarlıklarda elini daha da güçlendirmek isteyen Rusya devam eden kaostan yararlanarak Suriye’deki askeri varlığını gün geçtikçe güçlendirmeye çalışmaktadır. Büyük resimde görüldüğü üzere Suriye üzerinde henüz sonuca bağlanmamış ciddi bir pazarlık devam ediyor. Bölgede siviller için mücadele eden tek ülke olan Türkiye ise tüm yalnız bırakılmışlığına rağmen insanlık tarihine altın harflerle yazılacak büyük bir mücadele veriyor. Yazık ki bu mücadele içerisinde kahraman askerlerimizin şehit düştüğüne de şahit oluyoruz. Suriye kaosu içerisinde defalarca Türkiye ile beraber çalıştığını Rusya dün itibarıyla tarihi misyonunu yeniden yerine getirerek, Türk Devleti’ni arkadan hançerlemeye kalkmıştır. İki devlet özellikle 18. yüzyıldan itibaren defalarca karşı karşıya gelmiştir. Türk tarihinin ekonomik ve askeri açıdan en zor dönemlerine rastlayan bu çatışmalarda, Ruslar yavaş yavaş Türk topraklarında ilerlemiş lakin Türk devleti dört koldan saldırı altındayken bile Ruslar, Türklerin kalbi Anadolu’daki emellerinden hiçbirini gerçekleştirememiştir. Rusya çok iyi biliyor ki Türklerin çok büyük bir kalbi ve en az onun kadar cüsseli ve güçlü bir ruhu vardır. Ruslar, tarihinden ve imparatorluk alışkanlığından beslenen Türklerin kalbi ve ruhunun, eski tanıdık Çarlığın kendini taciz etmesine ve sınırlandırmasına izin vermeyeceğini çok iyi biliyorlar. O nedenle yaptığı hainliği Esad’ın arkasına gizlemeye çalışmaktadır. Enerji sıkıntısı ve ihracat rakamlarından korkup, haklı tepkilerimizi hayata geçirmezsek, ileride daha büyük dertlerle baş başa kalırız. Şundan emin olalım ki bu milletin imparatorluk mirası, hiçbir gücün hele hele bir çarın kendisini taciz etmesine, küçük düşürmesine ve sınırlandırmasına izin vermeyecektir. Bu topraklar için can veren tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize şifa, milletimize baş sağlığı diliyoruz” açıklamalarında bulundu.